İstanbul’dan Cenova’ya Cruise Deneyimi: Lesbos, Paros, Palermo ve Daha Fazlası…

Ücret Bilgisi

• Explora I Gemisi’nde kişi başı 4.590 Euro’dan başlayan fiyatlarla…

Ücrete Dahil Olan Avantajlar

• Explora I Gemisi’nin lüks, çift kişilik kabinlerinde 7 gece tam pansiyon konaklama
• Seyahatiniz süresince tüm öğünlerin dahil olduğu yemekler
• Seyir süresince yerel markalı alkollü/alkolsüz içecekler
• Her kamarada günlük olarak yenilenen şişelenmiş su
• Gemi bahşişleri
• Liman ücretleri
• Güneşlenme terası yüzme havuzu
• Günlük hayatı zenginleştiren ve gezilerde kullanabileceğiniz kişisel kulaklık seçeneği

Ücrete Dahil Olmayan Hizmetler

• Kişisel harcamalar
• EXPLORA I’in düzenlemiş olduğu kara tur programları
• Herhangi bir tıbbi masraf

GEZİ PROGRAMI

1.Gün – İstanbul’un Füzyonu

Avrupa ve Asya’nın kalbinde, tarih ve kültürün efsanevi buluşma noktası İstanbul’dan unutulmaz bir yolculuğa çıkmaya hazır olun. Cruise gemisi, bu eşsiz metropolün büyüleyici silueti eşliğinde saat 22.00′de yola koyulurken, sizi binlerce yıllık medeniyetin izleriyle dolu bir atmosferde karşılıyor. Sultanahmet Camii’nin zarif minareleri, Ayasofya’nın heybetli kubbesi, Topkapı Sarayı’nın görkemi ve Kapalıçarşı’nın canlı renkleri arasında geçen bir günün ardından, geleneksel bir Türk hamamında gevşeyebilir, asmalarla örtülü sessiz sokaklarda İstanbul’un yerel tatlarını keşfedebilirsiniz.

2.Gün – Lesbos’un Saklı Güzellikleri

İstanbul’un büyüleyici atmosferinden ayrıldıktan sonra, yolculuğunuzun ikinci gününde Ege’nin saklı cenneti Lesbos’a doğru huzur dolu bir rotada ilerleyeceğiz. Saat 13.00’te adaya varacak olan geminiz, sizleri Ege’nin masmavi sularıyla çevrili, yemyeşil bir coğrafyada karşılayacak. Türk kıyılarına sadece 10 kilometre uzaklıkta yer alan Lesbos, doğal güzellikleri ve dingin atmosferiyle büyülüyor.  Şair Sappho’nun ilham kaynağı olan, Odysseus’un izlerini taşıyan bu eşsiz ada; Midilli’nin şirin Arnavut kaldırımlı sokakları, etkileyici kaleleri ve taş evleriyle sizi adeta zamanda bir yolculuğa çıkarıyor. Balıkçı köylerinin otantik havası, zeytin ağaçlarının gölgesindeki yürüyüşler ve kuş sesleriyle dolu ormanlar eşliğinde Lesbos’u keşfetmeye hazır olun. Dilerseniz berrak plajlarında denizin keyfini çıkarabilir, dilerseniz yerel lezzetleri keşfederek Lesbos’un kendine özgü ruhunu yakalayabilirsiniz. Saat 21.00’de geminiz Paros’a doğru hareket etmek üzere limandan ayrılırken, yanınızda yalnızca fotoğraflar değil, aynı zamanda unutulmaz anılar götüreceksiniz. hazırlanırken, arkanızda huzur dolu bir adayı ve hafızalara kazınacak anılar bırakacaksınız.

3.Gün – Paros’ta Sessiz Bir An 

Üçüncü gün sabahı, saat 09.00’da Ege’nin zarif adalarından Paros’a ulaşıyoruz. Antik kalıntılar, mavi kubbeli kiliseler, sarı kumlu plajlar ve şirin köylerle bezeli bu ada, huzurlu atmosferiyle büyülüyor. Parikia‘daki görkemli Bizans manastırını gezebilir, feribotla Antiparos‘un etkileyici mağaralarını keşfedebilirsiniz.  Náoussa’nın tarihi Venedik limanında dolaşırken, beyaz badanalı tavernalarda taze mezelerin ve yerel şarapların tadını çıkarabilirsiniz. Rüzgar sörfü, dalış veya doğa yürüyüşüyle geçen enerjik saatlerin ardından, Paros’un dinginliğiyle yenilendiğini hissedeceksiniz. Saat 20.00’de geminiz bir sonraki durak için limandan ayrılırken, ardınızda berrak sular ve unutulmaz anılar kalacak. 

4.Gün – Denizde

5.Gün – Palermo, Sicilya’nın Cazibesini Gözler Önüne Seriyor  

Beşinci günün sabahı saat 09.00’da Sicilya’nın kalbindeki Palermo‘ya ulaşıyoruz. Zeytin ağaçları, görkemli Yunan tapınakları ve etkileyici Bizans mozaikleri eşliğinde bu eşsiz adayı keşfetmeye hazır olun. Palermo’nun tarihi sokaklarında yürürken, Etna Dağı’nın eteklerindeki üzüm bağlarında üretilen şarapların tadına bakabilir; UNESCO mirası Monreale ve Cefalù’nun mozaiklerine hayran kalabilirsiniz. Villa Tasca’nın yemyeşil bahçelerinde huzuru hissederken, Sicilya’nın barok kasabalarında gelenekten moderne uzanan renkli yaşamını deneyimleyebilirsiniz. Saat 19.00’da geminiz bir sonraki rotaya doğru hareket etmek üzere limandan ayrılırken, Palermo’nun zarif dokusu hafızanızda kalacak.

6.Gün – Napoli: İtalyan Kültürünün Beşiği

Altıncı gün sabahı saat 08.00’de Napoli’ye ulaşıyoruz. Vezüv Yanardağı’nın gölgesindeki bu büyüleyici şehir,  barok kiliseleri, Rönesans sarayları ve tarihi sokaklarıyla İtalyan kültürünün kalbinde yer alıyor. Castel Sant’Elmo’ya çıkan fünikülerle Napoli Körfezi‘nin ve Sorrento Yarımadası’nın eşsiz manzarasını seyredebilir, Arnavut kaldırımlı sokakların altındaki antik yeraltı tünellerini keşfedebilirsiniz. Dilerseniz Pompeii ve Herculaneum’un etkileyici kalıntılarını ziyaret edebilir ya da Capri Adası’nın pastoral güzelliğine kısa bir yolculuk yapabilirsiniz.

7.Gün – Toskana Hazineleri: Porto Santo Stefano

Yedinci gün saat 09.00’da geminiz Porto Santo Stefano‘ya ulaşıyor. Monte Argentario‘nun vahşi doğası, antik gözetleme kuleleri ve gizli koylarıyla çevrili bu şirin sahil kasabası, Toskana’nın saklı hazinelerinden biri. İspanyol Kalesi’nden başlayarak, pişmiş toprak çatılar arasında kıvrılan Arnavut kaldırımlı sokaklarda eski limana doğru yürüyüşe çıkın. Sahilde, taze deniz ürünleri sunan restoranlarda kırmızı Chianti eşliğinde İtalyan mutfağının tadını çıkarabilirsiniz. Dilerseniz Orbetello Lagünü‘nde flamingoları izleyebilir ya da Giglio ve Giannutri adalarının doğal güzelliklerini keşfetmek için küçük bir tekne turuna katılabilirsiniz. Gemi saat 20.00’de bir sonraki durağına doğru hareket ediyor.

8.Gün – Cenova’da Riviera Rüyası

Sekizinci gün saat 08.00’de geminiz Cenova’ya ulaşıyor. Kristof Kolomb’un memleketi olan bu tarihi şehir, Arnavut kaldırımlı sokakları, barok sarayları ve liman manzarasıyla sizi karşılıyor. UNESCO korumasındaki eski şehirde dolaşabilir, Piazza De Ferrari‘de kahvenizi yudumlayabilir, görkemli saraylardaki müzeleri keşfedebilirsiniz. Cenova mutfağının vazgeçilmezi pesto, sünger kek ve serinletici dondurma tatmayı unutmayın. Akşam saatlerinde Corso Italia’da gün batımı yürüyüşüyle bu keyifli durağa veda edin.