Bu yıl Korona virüs sebebiyle yurt dışı seyahat planlarımızı askıya almış olsak da tekrar seyahat etmenin güvenli olacağı zamanlar için “dünyada görülmeye değer yerler” listemizi hazırlamaya devam ediyoruz. Hayatta bir kez yaşanacak maceralara ilham vermenin tam zamanı diye düşündüğümüz bu süreçte dünyada keşfedilmesi gereken yerler için planlarımızı yapıyoruz. Dünyanın dört bir yanında hayatımıza yeni bakış açıları, yeni duygular, yeni deneyimler katacak destinasyon var.
Ekim ayında yayınlanan “Lonely Planet’s Ultimate Travel List” kitabından ilham aldığımız bu yazımızda gelecek yıl seyahatler yeniden başladığında hazırlıksız yakalanmamak için mutlaka görülmesi gereken yerler listemizi güncelledik. Kamboçya’dan Galapagos’a, Ürdün’den Bolivya’ya Lonely Planet Seyahat listesinde de yer alan dünya üzerinde görülmesi gereken yerler…
Petra, Ürdün
Şu anda Ürdün Haşimi Krallığı’nın güneybatı köşesinde, engebeli çöl kanyonlarının ve dağlarının ortasında bulunan Petra M.Ö. 400 ve M.S 106 yılları arasında Nebati İmparatorluğu’nun başkenti olmuş. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Petra Antik Kenti dar bir kanyon içerisinde, kayalar oyularak inşa edilen yapılarıyla gerçeküstü bir deneyime sahip. Yüzyıllar boyunca unutulan ve 19. yüzyılda İsviçre asıllı gezgin Johann Ludwig Burckhardt tarafından keşfedilen Petra 2007 yılında ise Dünyanın Yeni 7 Harikası listesine seçildi.
Galapagos Adaları
Hayalinizde nasıl bir doğa var? Hayallerinizi bile gölgede bırakacak gerçek bir yeryüzü cenneti var Ekvador açıklarında. Dünyanın doğa harikaları listesinde yer alan Galapagos Adaları Charles Darwin’in doğal seçilim yoluyla evrim üzerine fikirlerini geliştirdiği yer olarak ününü koruyor. Dünyada uçamayan karabatak cinsinin, yüzebilen iguana türünün, en uzun ömürlü dev kaplumbağaların evi burası. El değmemiş tabiatıyla gezegenimizdeki biricik hayvan türlerine ev sahipliği yapıyor.
Uluru-Kata Tjuta Ulusal Parkı, Avustralya
Muazzam bir monolit olan Uluru ve Uluru’nun batısında yer alan kaya kubbeleri Kata Tjuta en eski insan topluluklarından birinin geleneksel inanç sisteminin parçasını oluşturuyor. Dünyanın başka bir ucu Avustralya’da hiçliğin ortasındaki Uluru-Kata Tjuta National Park ıssız, kutsal ve gizemli! Avustralya Aborjinler’in 60 bin yıldan bu yana en kutsal yeri olan Uluru kayalığı gün doğumu ve gün batımında muhteşem görünüyor.
Okavango Deltası, Botswana
Afrika’nın en ilgi çekici safari yerlerinden biri olan Okavango Delta, Botswana’nın vahşi doğasının sunduğu bir armağan! Okavango Nehri’nin sel suları her yıl Angola dağlık bölgelerinden gelerek bu eşsiz ekosistemi neredeyse20.000 km2 genişleterek vahşi yaşamı sürdürüyor. 4 x 4 safariler ile bu eşsiz doğaya misafir olarak, vahşi hayvanların hayat mücadelesine tanıklık etmek, motorlu tekne ve geleneksel kano “mokoro” ile su üzerinde keşfe çıkmak ölmeden önce mutlaka yapılması gerekenler arasında. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Okavango Delta’da safari deneyimi için koruma altındaki Moremi Game Reserve doğru tercih.
Yellowstone Ulusal Parkı, ABD
Dünyanın en büyük jeotermal alanı Yellowstone Ulusal Parkı 500’ün üzerinde gayzere ev sahipliği yapıyor. Dünyadaki gayzerlerin ve kaplıcaların% 60’ının bulunduğu Yellowstone Ulusal Parkı macera dolu tema parkı gibi. Devasa bir alana yayılan parkta gayzerlerden fışkıran dumanlar fantastik bir manzara yaratıyor. Bu jeolojik harikalar diyarında Old Faithful en ünlü gayzer olsa da park bununla sınırlı değil. Kaplıcalar ve çamur banyoları arasında seçim yapmak hayli zor.
Bled Gölü, Slovenya
Bir zamanlar hacıların ibadet için geldiği fotojenik ada kilisesi olarak başlayan hikâye ardından 19.yüzyılda kraliyetin ve devamında eski Yugoslavya Cumhurbaşkanı Tito’nun göl kıyısında ikamet etmesiyle devam etti. Bugüne geldiğimizde ise karla kaplı Julian Alpleri ile çevrili olan Bled Gölü, yemyeşil doğa ile çevrelenirken mermer gibi duran suları üzerinde yükselen kilisesi şiir gibi bir manzara oluşturuyor.
Iguazú Şelaleleri, Arjantin
Dünyanın en büyük şelalesi olan Iguazú Şelaleleri Arjantin ve Brezilya arasındaki sınırı belirliyor. Adını, 1320 km uzunluğundaki aynı Iguazú Nehri’nden alan şelaleler UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Ormanın derinliklerinden yavaşça akarak gelen nehir suları ö75 metre yükseklikten öyle coşkulu bir şekilde dökülüyor ki yeryüzünde hayranlık uyandıran yerler arasında olması şaşırtıcı değil. Şelalelerin Arjantin tarafındaki yürüyüş yolu harika bir orman içerisinden geçtikten sonra Şeytan Boğazı denen Garganta del Diablo noktasında sonlanıyor.
Angkor Wat, Kamboçya
Kamboçya’nın kendine has tılsımlı havasına daha da anlam katan Angkor Wat, Angkor Arkeoloji Parkı olarak bilinen bölgenin ödüllü tapınağı ve en önemli parçası. 12. yüzyılda Kral II. Suryavarman için eşsiz bir Khmer başkenti olarak inşa edilen ve tarihte sanayi öncesi en büyük şehir olarak anılan Angkor Arkeoloji Parkı’nın tapınakları dünyanın 8. harikası olmaya aday. Angkor Wat’ın beş merkezi kulesi Hindu mitolojisine göre tanrıların mesken yeri olan Meru Dağı’nın zirvelerini sembolize ediyor. Kamboçyalıların hac noktası olan Angkor Wat hem mimari hem de spritüal açıdan etkileyici.
Salar de Uyuni, Bolivya
Yeryüzünün en dikkat çekici manzaralarından birini sunan Salar de Uyuni yer ile gök arasındaki en mucizevi yerlerden. Uzun zaman önce buharlaşan tarih öncesi göllerin geride bıraktığı dünyanın en büyük tuz gölü ince yüzeyi ile ayna gibi parlatıyor gökyüzünü. Burayı kurak mevsimde ziyaret edecek olursanız gölün iki adası Isla Incahuasi ve Isla del Pescado’yu da görebilirsiniz.
Annapurna Circuit, Nepal
Dünyanın en büyük yürüyüş yollarından biri olarak kabul edilen Annapurna Circuit hayat yolculuğunuzu anlamlandıracak tüm duygu ve mücadeleleri barındıran bir tecrübe. Muhteşem tapınaklar, etkileyici tepe köyleri, yaban hayatı, zorlu parkurlar ile doğayla uyum içinde olmayı, sakinliği, sabrı, inancı besleyen bir yolculuk. Nepal’in bu çarpıcı parkuru zorlu, görkemli ve kesinlikle ilham verici.
Gelecek seyahat programlarınız için:
travel@julesverne.com.tr
0212 266 6363 – 118