Ünlü seyahat sitesi Lonely Planet’in “Best in Travel 2023” içeriklerinden ilham alarak  yeni yılda dünyayı keşfetmeye ne dersiniz?

Dünyanın dört bir yanında hayatımıza yeni bakış açıları, yeni duygular, yeni deneyimler katacak destinasyon var. Lonely Planet hayatta bir kez yaşanacak maceralara ilham vermek için 2023’te dünya çapında mutlaka ziyaret edilmesi gereken en güzel destinasyonları açıkladı!  “Best in Travel 2023” listesi en anlamlı deneyimlerin keyfini çıkarmak için deneyim türlerine göre “yeme & içme, gezi, dinlenme, bağlanma ve öğrenme” olmak üzere 5 ayrı kategoride sıralandı. İşte ufkunuzu açıp, yepyeni yerler keşfetme isteği yaratacak 2023’ün kazanan destinasyonları…

2023’te Mutlaka Gidilmesi Gereken Dünyanın En İyi 6 Yeme & İçme Rotası

Dinamik sokak yemeklerinden kaliteli yemek deneyimlerine kadar uzanan heyecan verici mutfak sahneleriyle bir sonraki maceranıza ilham verecek, uzmanlar tarafından seçilmiş dünyanın en iyi 6 yeme içme rotası:

• Lima, Peru

Peru’nun başkenti Lima’yı ziyaret ederken kesinlikle ana amacınız yemek yemek olmalı. Her gurmenin kesinlikle seyahat listesinin başında gelmesi gereken Lima, taze deniz ürünlerinin yanı sıra Peru mutfağını keşfetmek için mükemmel yerlerden biri. Basit ama bir o kadar da lezzetli bölgesel yemeklerden tutun da Michelin yıldızlı restoranlara kadar sayısız yeme içme seçeneği ile karşılaşacağınız bu gastronomi şehrinde; Cevicherias’dan Pisco kokteyllerine, taze deniz ürünlerinden Causa’ya kadar pek çok denenmesi gereken lezzet sizleri bekliyor.

• Umbria, İtalya

Zeytin ağaçlarının arasında gün batımının binbir tonuyla uçsuz bucaksız huzurlu bir yere dönüşen Umbria, deyim yerindeyse ülkenin tam ortası. Denize kıyısı olmayan fakat tarihi ve doğal güzellikleriyle bambaşka bir güzelliğe bürünen bu şirin gastronomi şehri, yanı başındaki Toskana ve diğer daha iyi bilinen destinasyonların koşuşturması ve kalabalığı olmadan; sanatın, hazinelerin ve mutfak lezzetlerinin tadını çıkarabileceğiniz bir yer. Bölgenin en temsili yemekleri ise tütsülenmiş etler, bölge genelinde kullanılan siyah Norcia trüf mantarı ve menülerde kendine yer bulan yerel şaraplara dayanıyor.

• Fukuoka, Japonya

Kyushu’nun en büyük, Japanya’nın ise en kalabalık on şehrinden biri olan Fukuoka; Kore ve Çin mutfağından etkilenen benzersiz ve ilginç yemek kültürü ile kesinlikle listenizde olması gereken bir yer.  Fukuoka’nın inanılmaz mobil yemek ortamı, yeni tatlarla karşılaşmanızı sağlayacak pek çok yemek çeşidine sahip. Bunlardan en popüler olanları ise kremsi bir tonkotsu çorbasında ince erişte içeren yerel Ramen yemeği Hakata Ramen ve Motsunabe.

• Kuala Lumpur, Malezya

Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur, çeşitliliği ve özgün sokak lezzetleriyle Asya’nın önde gelen mutfaklarından biri. Ülke mutfağını diğer Uzakdoğu Asya ülkelerinden ayıran en önemli özelliği ise yemeklerde tercih edilen baharat ve sosları. Özellikle sokak yemekleri veya gece pazarlarında ülkenin oldukça farklı yiyeceklerini görebileceğiniz bu Malezya başkentini gurme şehirler listenize mutlaka eklemelisiniz.

• Montevideo, Uruguay

İspanyol, İtalyan, Portekiz ve Fransız mutfakları başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesi mutfaklarından oluşan füzyon mutfağıyla Montevideo, gastronomi tutkunlarının listesinde yer alması gereken şehirlerden. Uruguay nüfusunun neredeyse yarısına ev sahipliği yapan şehir, zengin bir kültürel yaşama sahip canlı ve eklektik bir yer.

• Güney Afrika

Güney Afrika’nın uluslararası üne sahip üzüm bağlarını tamamlayan yeni nesil şefler, ülkenin mutfak sahnesini ileriye taşıyarak burayı sadece şarap için değil, yemek için de ziyaret edilecek bir yer haline getiriyor.

2023’te Keşfedilmesi Gereken Dünyanın En İyi Gezi Rotaları…

• Nova Scotia, Kanada

Atlantik Okyanusu’nun kıyısındaki dört bir yanı denizlerle çevrili Nova Scotia; sahip olduğu güzellikleri ile ziyaretçilerini kendisine hayran bırakırken, fantastik filmleri aratmayacak ambiyansıyla da rüya gibi bir tatilin kapısını açıyor. Dalış severler için adeta bir cennet niteliğini taşıyan bu büyüleyici yarımadanın lakabı ise “Okyanusun Oyun Bahçesi” anlamına gelen “Ocean Playground”. Sakin bakir koyları, okyanus kıyı plajları ve tabiatın farklı tonlarına sahip eşsiz güzellikleri ile Nova Scotia, huzurlu dingin bir tatil için kesinlikle keşfedilmesi gereken yerlerden.

• Bhutan, Asya

Himalaya Dağları’nın doğusunda yer alan Bhutan; Budizm’in yaşam felsefesi olarak kabul edildiği masal diyarı gibi ülkelerden biri. 13. yüzyılda altın çağını yaşayan Malla Kralları’nın yaptırdığı büyüleyici tapınakları ile adeta açık hava müzesini andıran bu şehir, kültürel ve doğal güzellikleri keşfetmek isteyen pek çok gezginin de favorisi. Eylül ayından itibaren yeniden ziyarete açılan Trans Bhutan Yolu ise 250 millik doğal patikası ile hacı adayları ve gezginlere Asya’nın benzersiz güzelliğini yaşatırken, seyahatseverlere unutmayacakları bir deneyim yaşatıyor.

• Parques Nacionales Naturales Kolombiya

Yükselen And Dağları zirveleri, bozulmamış Karayip kıyıları, esrarengiz Amazon ormanları, gizemli arkeolojik kalıntılar ve Arnavut kaldırımlı kolonyal topluluklarıyla Kolombiya; birbirinden güzel doğa harikalarına ev sahipliği yapan muhteşem coğrafyası ile ziyaretçilerine büyüleyici bir dünyanın kapılarını açıyor. Güney Amerika’nın tüm cazibesini gözler önüne seren Kolombiya; Parque Nacional Natural Tayrona‘nın güzel plajlarından Parque Nacional Natural Los Nevados‘un zirvelerine kadar uzanan pek çok doğal koruma alanıyla cenneti yeryüzüne getirmiş gibi. Büyüleyici kumsalların ve neredeyse bakir ormanlık alanların hakim olduğu bu büyüleyici ülkede ömrünüz boyunca ilk kez karşılaşacağınız bitki ve hayvan türlerine rastlamanız da mümkün.

• İstanbul Sofya Treni

Pandemi tedbirleri kapsamında geçici olarak durdurulan İstanbul – Sofya Ekspresi, karşılıklı olarak yeniden yola çıkmaya başladı. Tren yolculukları için her zaman popüler bir destinasyon olan Doğu ile Batı’nın buluşma noktası İstanbul’dan başlayıp 505 kilometrelik bir rotayı, yavaşlığın en konforlu haliyle 12 saate indirgeyerek Sofya’ya doğru nefes kesici bir yolculuğa çıkarıyor.

• Batı Avustralya

İster birkaç gününüz ister haftanız olsun; Batı Avustralya‘nın akıllara durgunluk veren bu bölgesi destansı bir yolculuğa çıkmak için pek çok fırsat sunuyor. Batı Avustralya’nın en büyük şehirlerinden biri olan başkent Perth özellikle Swan Nehri’ne yakın konumlanmış yerleşim alanı ile oldukça özel bir şehir konumunda. Bembeyaz kumlu koylar, yaygın kır çiçekleri ve vahşi yaşamla dolu yemyeşil ormanlara sahip Batı Avustralya’da herhangi bir ayak izi görmeden bir kumsalda dolaşabilir veya milli parktaki yıldızları seyreden birkaç kampçıdan biri olabilirsiniz.

• Zambiya

Nefes kesen doğal güzellikleri, geleneksel kültürün hüküm sürdüğü gündelik yaşamı, vahşi yaşama tanık olabileceğiniz doğal koruma alanları ve etkileyici tarihi durakları ile Zambiya, Afrika’nın kuşkusuz en özgün ülkelerinden. Otantik şehirleri, kabile kültürünün devam ettiği köyleri ve ilginç gelenekleriyle ülkenin dört bir yanında gezip görecek çok yer, keşfedecek çok şey var.

Dünyanın En İyi Dinlenme Rotaları

• Dominika, Karayipler

Yağmur ormanları, dağları, onlarca milli parkı ve sömürge döneminin kültürel ve tarihi izleriyle doğayı ve tarihi hissedebileceğiniz rengarenk ada ülkesi Dominika, Martinique ve Guadeloupe arasında uzanan eşsiz konumu ile uzun süredir eko-turizmin ön saflarında yer almakta. 4 bin metrelik uyuyan volkanları saran yağmur ormanları ile dünyanın en sağlıklı mercan resiflerine ev sahipliği yapan bu büyüleyici adanın görkemine kesinlikle hayran kalacaksınız. “Doğa adası” olarak da bilinen Dominika, mega tatil köyleri ve gece hayatından uzakta, sakin zaman geçirebileceğiniz mutlaka görülmesi gereken yerlerden.

• Halkidiki, Yunanistan

Yunanistan’ın kuzeyindeki bir yarımada nasıl olur da bizi Maldivlere götürmüş gibi hissettirebilir demeyin; çünkü karşınızda yıllardır belki de adını duymadığınız bir cennet duruyor! Akdeniz ikliminin yumuşak güzelliğini, yemyeşil bahçelerini, bembeyaz kumlu plajlarını ve kristal parlaklığında denizini masmavi gökyüzünün altında toparlayan Halkidiki yanı başımızdaki bir cennet. Selanik’in güneydoğusunda yer alan şehir; Kassandra, Sithonia ve Athos olmak üzere üç bölümden oluşan muhteşem bir tatil lokasyonu. Aristoteles’in doğduğu Stageira Antik Kenti, labirenti andıran Petralona Mağarası, Halkidiki’nin pitoresk manzarasıyla adından söz ettiren kasabası Athitos, deniz – kum – güneş keyfi için Sarti Beach, Platanitsi Camping, Manasou Beach ve Banana Beach Halkidiki’de sizi bekleyen başlıca güzellikler.

• Jamaika, Karayipler

Küba’ya komşu, kendine has bir kalp atışına sahip olan Jamaika kesinlikle görülmeye değer! Şelalelerinin uğultusundan şehir sokaklarındaki danslara kadar tüm ülke neredeyse asırlık bir melodiyle hareket ederken, burada olup biten hiçbir şey ise aceleye getirilmiyor. Bembeyaz kumlu plajları, yemyeşil dağları ve eşsiz tatları ile Jamaika; mercan ve tropik balık bahçeleri arasında kolayca şnorkelli yüzme ve dalış yaparak saatler geçirebileceğiniz Karayipler’in iddialı adalarından yalnızca biri.

• Ürdün

Bir yanı sonsuz bir çöl, bir yanı dünyanın en güzel denizlerinden Kızıldeniz… Binlerce yıllık insanlık tarihinin önemli kavşaklarından biri olan Ürdün denilince akla gelen ilk yer Petra oluyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi‘nde yer alan Petra Antik Kenti dar bir kanyon içerisinde, kayalar oyularak inşa edilen yapılarıyla gerçeküstü bir deneyime sahip. Yüzyıllar boyunca unutulan ve 19. yüzyılda İsviçre asıllı gezgin Johann Ludvig Burckhardt tarafından keşfedilen Petra’nın 2007 yılında Dünyanın Yeni 7 Harikası listesine seçildiğini de ayrıca belirtelim.

• Malta

Akdeniz’in en temiz plaj ve sularına sahip birkaç yerden biri olan Malta, kristal bir maviliğe bürünen denizi ve güneşin altında altın gibi parlayan kale surlarıyla “deniz – kum – güneş” üçlüsünü sevenler için şahane bir destinasyon! Akdeniz’in içinizi ısıtan sıcak güneşi ve berrak sularıyla yıkanan önemli tarihi ve kültürel mirasa sahip iki ada bölgesini bir arada görme imkanı sağlayan Malta, 7 bin yıllık mimari yapısıyla göz kamaştırıyor. Dünyadaki en eski tarih öncesi yeraltı tapınağının yer aldığı, 2018 yılının Avrupa Kültür Başkenti’ne sahip sıcacık bir adada denizden çok daha fazlası gizli. Yılda 3000 saat üzerinde güneş ışığı alan ada, iklimi için bile seyahati hak ediyor.

• Raja Ampat, Endonezya

Mercan resiflerinin yanı sıra mükemmel dalış noktaları ile öne çıkan Raja Ampat, Endonezya adaları arasındaki en keyifli alternatiflerden biri. Bu büyüleyici adaları görmenin en iyi yolu ise bir dalış teknesi kiralayarak birkaç günlüğüne denize açılmak. Sorong’un hemen dışındaki 1500’den fazla adadan oluşan Raja Ampat, sarp ormanlarla kaplı adaları, incecik kumlu plajları, gizli lagünleri, ürkütücü mağaraları, tuhaf mantar şeklindeki adacıkları ve şeffaf turkuaz sularıyla kesinlikle görülmesi gereken yerlerden.

Doğası ve İnsanlarıyla Bağ Kurabileceğiniz Dünyanın En İyi 6 Rotası

Bu destinasyonlardaki enerji, sizi hem kültürlere hem de topluluklara bağlayan bir maceraya götürecek:

• Akra, Gana

Palmiyelerle çepeçevre sarılmış altın kumsalları, Atlantik Okyanusu’nun köpüklü denizi ve reggae ritmi ile tipik bir Afrika ülkesi olan Akra, seyahatseverleri keşif dolu bir seyahate davet ediyor.  Çılgın sokaklar, hareketli pazarlar, kaykay parkları ve sanat galerilerine kadar pek çok nokta Gana’nın başkenti Akra’da insanlarla bağlantı kurabileceğiniz başlıca yerler arasında.

• Arnavutluk

Balkanların Anahtar Ülkesi Arnavutluk, Osmanlı ve İtalya’dan taşıdığı izleri günümüze kadar korumayı başarmış ender yerlerden biri. Masalsı doğal güzellikleri, gözünüzü ayıramayacağınız eşsiz manzaraları ve zengin kültürüyle Arnavutluk özgün bir seyahat deneyimi için ziyaret edilmesi gereken yerlerden. Güne dağlarda başlayıp, okyanusta bitirirken, yol boyunca komşu Yunanistan’ın kalabalığına takılmadan doğal güzelliklerin tadını çıkarabilirsiniz.

• Sidney, Avustralya

Avustralya kıtasında yer alan, dünyanın en etkileyici şehirlerinden biri olan, Pandemi sonrasında yeniden ziyarete açılan Sidney, tüm dünyanın bildiği ünlü Sidney Opera Binası’ndan Sidney Körfezi’ne ışıltı katan Harbour Köprüsü ve Darling Limanı’ndan dünyanın en güzel okyanus sahillerine kadar pek çok güzelliğe sahip. Dünyanın en büyük onur yürüyüşü Mardi Gras’a katılabilir veya Sidney Limanı Köprüsü üzerinde yürüyüş yaparak şehirdeki bağlantı noktalarını keşfedebilirsiniz.

• Guyana, Güney Amerika

Yüzde 90’ı yağmur ormanlarından oluşan bu bu Güney Amerika ülkesi bozulmamış doğası ile kesinlikle görülmesi gereken destinasyonlardan biri! Gezegende çok az yer, yoğun ormanlarla kaplı Guyana kadar gerçek bir macera sunabilir.

• Boise, ABD

Idaho’nun başkenti Boise, gözden kaçan macera destinasyonlarından yalnızca biri. Son derece modern, şehirli ve modaya uygun yerlerin başında gelen Boise; yürüyüş caddeleri, bistrolar ve sofistike şarap barları ile tamamlanmış canlı bir şehir merkezine sahip. Yerel halkla bağ kurmaya yetecek kadar küçük olan bu şehirde yaz aylarında su raftingi, kışın ise kayak yapma ayrıcalığını yaşayabilirsiniz.

• Alaska, ABD

Muhteşem vahşi yaşamı, fiyortları ve buzulları ile Alaska, yerel Alaska kültürü hakkında bilgi edinmek için eşsiz yerlerden biri. Sürdürülebilirliği benimseyen otantik turizm deneyimleri ile Alaska; boz ayılara, kurtlara, geyiklere ve başka birçok hayvana ev sahipliği yaparken, Amerika Birleşik Devletleri’nin en büyük milli parkı Denali ve buzulların arasında keşif ve gözlemleme şansı yaşamayabilmeniz için mükemmel fırsatlar sunuyor.

Lonely Planet’e Göre Yeni Deneyimler Yaşayıp, Öğrenebileceğiniz En İyi 6 Rota

Bir sonraki maceranıza ilham verecek, uzmanlar tarafından seçilmiş dünyanın en iyi öğrenme rotaları:

• New Mexico, ABD

Büyüleyici doğal güzellikleri, dinginliği ve etkileyici tarihiyle “Büyülü Yer” olarak bilinen New Mexico, adının hakkını fazlasıyla veren şehirlerden biri. Yaklaşık 23 yerli kabileye ev sahipliği yapan bu şehir, Amerika’nın güneybatısındaki yemeklerin ve doğal güzelliklerin tadını çıkarırken, yerli kültürü, sanatı ve müziği hakkında bilgi edinebileceğiniz çok keyifli bir destinasyon. Nesiller boyunca el değmeden korunarak günümüze kadar ulaşmayı başarmış UNESCO Dünya Mirası Listesi‘ndeki çok katlı Taos Pueblo, 20. yüzyıl Amerikan sanat eserlerinin sergilendiği Millicent Rogers Müzesi ve Amerika’nın en yüksek ve en ünlü köprülerinden biri olan Rio Grande Gorge Köprüsü şehirde mutlaka görülmesi gereken yerlerden.

• El Salvador, Orta Amerika

Orta Amerika’nın en küçük ülkesi El Salvador’un kendine has tılsımlı havasına daha da anlam katan birbirinden güzel doğa harikaları kuşkusuz şehrin en önemli parçası. Görkemli, kalabalık olmayan milli parklar arasında Cerro Verde, Montecristo ve karşı konulamaz olarak adlandırılan El Imposible yer alıyor. Akıntılı sularda sallar çekebilir veya Ilopango ve Coatepeque volkanik krater göllerinde keyifli bir tekne gezintisine çıkabilirsiniz.  Ülke sörf becerilerini geliştirmek için de oldukça ideal yerlerden biri.

• Dresden, Almanya

Almanya’nın görkemli şehirlerinden Dresden, klasik tatil rotaları arasında fazla bulunmayan bir şehir. Elbe Nehri kıyılarına kurulu şehir, Almanya’nın Saksonya Eyaleti’nin başkenti ve barok mimarinin birbirinden güzel binalarına ev sahipliği yapan büyülü kentlerden biri.  Her yerinden tarih akan ve adeta bir açık hava müzesini andıran şehir, II. Dünya Savaşı esnasında neredeyse tamamen tahrip olmasına rağmen aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiş. Çok sayıda gösterişli sarayı barındıran kent; Altstadt (Eski şehir) ve Neustadt (yeni şehir) olmak üzere iki bölüme ayrılırken, kadim geçmişi ve Elbi Nehri’ne nazır konumuyla adeta bir mücevheri andırıyor.

• Marsilya, Fransa

Orta Çağ ruhunu ilk günkü gibi yansıtan Marsilya, asırlar boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan ve zengin tarihi geçmişiyle ziyaretçilerini büyüleyen masalsı yerlerden biri. Neo-Bizans örneğinin en çarpıcı noktalarından biri olan Notre Dame de la Garde’in muhteşem manzarasıyla tüm şehre panoramik bir şekilde göz atıp, keyifli saatler geçirmeye hazırsanız Marsilya’ya yapacağınız şehir kaçamağı sizin için çok keyifli olabilir.

• Manchester, Birleşik Krallık

İngiltere’nin belki de en iyi şehri olarak cesurca etiketlenen, İngiltere’nin kuzeydeki güç merkezi Manchester, özellikle müzik sahnesinde uzun bir yaratıcılık ve kültür geçmişine sahip.  Yeni müze tadilatları ve genişletmeleri, endüstriyel mimarinin havalı yeni otellere ve restoranlara dönüştürülmesi, tarihi Castlefield Viyadüğü’nün yeşil bir yürüyüş parkuruna dönüştürülmesi ile sürdürülebilirlik için de çok şey yapan Manchester’da 2023 yılı oldukça heyecan verici geçecek.

• Güney İskoçya, Birleşik Krallık

Ortaçağ ruhunu günümüzde dahi canlı tutan Güney İskoçya, kökenleri Roma dönemine kadar uzanan büyüleyici siper kalıntılarıyla dolu. Bölgede Antoninler Duvarı’ndan etkileyici manastırlara kadar görülmesi gereken pek çok muhteşem şey var. Borders veya Dumfries’e giderek, Melrose kasabasını, Tweed Valley Country Park’ı ve neredeyse gizli balıkçı köyleri Eyemouth ve St. Abbs’i keşfedebilirsiniz.

Lonely Planet tarafından yayınlanan “Best in Travel 2023” orijinal içeriğine buradan ulaşabilirsiniz.

Size Özel Seyahat Programı için:
travel@julesverne.com.tr