Psikologlara göre, “bilinmeyen” e karşı kaygılarımız olması son derece doğal. Bu nedenle de corona virüs ile ilgili bilinmeyenler karşısında, sürecin ne zaman düzeleceği konusunda bilgimizin olmaması da doğal olarak bizi huzursuz hissettiriyor. Bu kaygılarımızla evdeyken yüzleşmek için atabileceğiniz basit adımları psikologların önerileri eşliğinde derledik. Corona virüs kaygısıyla başa çıkmanın yolları…
Hep hatırlayalım: “Bir yerde yaşam varsa, orada umut da vardır.” M. T. Cicero
Haber Takibini Kısıtlayın
Evet, hepimiz ülkemizde ve dünyada salgın ile ilgili tüm gelişmeleri takip etmek istiyoruz. Bilim insanlarını, psikologları dinlemek, verileri incelemek bilgi sahibi olmak açısından önemli. Ancak, vakaların yoğun görüldüğü bir bölgede yaşıyorsanız kaynağından emin olmadığınız haberleri, uyarıları dikkate almamaya çalışın. Haber takibi konusunda güvenilir kaynakları belirleyin ve onları takip edin. Haber sitelerinin bildirimlerini kapatmak, haberleri takip etmek için günlük kendinize sınırlama getirmek de faydalı olacaktır.
Pozitif Duygular Uyandıran Listeler Yapın
Psikolojik dayanıklılığı sağlamak için günlük “şükran listesi” hazırlamak size yardımcı olabilir. Şuan bireysel, ülke ve dünya olarak zor bir dönemden geçiyor olsak da bugünlerin geçeceğini kendimize hatırlatmalı, yaşamımızda güzel ve kıymetli olan şeyleri sıralayarak bunlar için mutlu olmalıyız.
Sadece Nefes Al
“Bazen, basit olan en iyidir.” Endişeli hissediyorsanız, kaygı bozukluğuna dair (çarpıntı, kas gerginliği, mide bulantısı vb) belirtiler görüyorsanız sessiz ve rahat bir alanda derin derin nefes alın. Brightside’ın kurucu ortağı ve medikal ofis başkanı psikiyatrist Dr. Mimi Winsberg 4-7-8 yönetimini öneriyor. Dört saniye boyunca nefes alın, 7 saniye nefesinizi tutun ve 8 saniyede nefesinizi verin. Nefes egzersizi dışında meditasyon yapmak istiyorsanız telefonlarınıza uygulama indirebilirsiniz. Birçok meditasyon uygulaması var. Headspace, Calm, Oak, Simple Habit, MindFi, Meditasyon adlı uygulamaları inceleyip siz de faydalanabilirsiniz.
Kendinizi İzole Ederken Hayattan İzole Olmayın
Bu süreçte çevrenizle konuşmak ve kendinizi iletişime, paylaşıma kapatmamak da kaygılarınızı kontrol edebilmek için oldukça kıymetli. Evde kalmanız gerektiği için sosyal etkileşiminizi kesmek zorunda değilsiniz. Örneğin arkadaşlarınızla veya aile bireylerinizle sözleşerek bir Tv şovu, film seçip aynı saatlerde izleyebilir, yine seçtiğiniz ortak bir kitabı okuyup daha sonra üzerinde tartışıp, sohbet edebilirsiniz.
Rutinler Oluşturun ve Bunlara Sadık Kalın
Bir anda 24 saati evde geçirmek zorlayıcı gelebilir, böyle hissediyorsanız da psikologlar bu durumun son derece doğal olduğunu söylüyor. Her sabah düzenli işe giden, toplantılar yapan, arkadaşlarıyla yemek yiyen, konserlere giden bireyler olarak bunlardan mahrum kalmak evde geçen zamanı zorlaştırabilir. Bunun üstesinden gelmek ve evdeki zamanı planlamak için kendinize rutinler oluşturun. Dengeli bir uyku düzeni, beslenme düzeni yaratmak ve uygulamak bunun ilk adımı olabilir. Bitkilerinize zaman ayırmak, kitap okuma saatleri, boyama saati gibi günü zaman dilimlerine ayırabilirsiniz.
Sağlıklı Beslenin, Mümkünse Egzersiz Yapın
Güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmak virüse karşı almamız gereken en etkili önlemlerden biri. Bu konuda bilim insanları, sağlık ve beslenme uzmanları sağlıklı beslenmenin altını çiziyor. Bakliyat, mevsim sebze ve meyveleri, faydalı baharatların tüketimini arttırmalısınız. Eğer bir sağlık sorununuz yoksa uzmanlar azalan günlük hareketlerimize karşı evde düzenli egzersizi öneriyor. Ayrıca egzersiz yapmak vücuttaki serotonin miktarını azaltırken bunun sonucunda stres kontrolüne de olumlu etki sağlıyor. Sigara tüketen biriyseniz bunu en aza indirmek mümkünse bu süreçte sigarayı bırakmanız tavsiye ediliyor.
Sevdiklerinizle Konuşun
Sosyal izolasyon kaygılarınızı körükleyebilir, bunun önüne geçmek için konuşmak, paylaşmak büyük önem taşıyor. Bu dönemde tek başına olmadığını hissetmek kaygılarımızı azaltıyor. Fiziksel olarak birbirimizden uzak olsak da birbirimizle görüşmemize engel değil. Neyse ki teknoloji bu konuda büyük destekleyici! Sevdiklerinizle her gün konuşmaya özen gösterin. Aileniz ve dostlarınızla Facetime, Whatsapp, Zoom, House Party gibi uygulamalarla görüntülü konuşun.
Yardımlaşın
Evde kaldığımız süre boyunca da yararlı olabiliriz. Apartmanınızda oturan ve yaş sınırlamasından dolayı sokağa çıkamayan büyüklerin market alışverişini yapmak, yardımcı olmak hem sosyal bir fayda hem de kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacaktır. (Sokağa çıkmadan önce gerekli tüm koruma önemlerini aldığınızı biliyoruz!)
Kaynak: Jabiroo
İçeriğin orijinaline buradan ulaşabilirsiniz.