Güzel koyları, içinizi ısıtan güneşi ve etkileyici mimarisiyle Fransız Rivierası’nı andıran Adriyatik’in gözde kıyısı Montenegro diğer ismi ile Karadağ; birbirinden güzel doğa harikalarına ev sahipliği yapan muhteşem coğrafyası ile ziyaretçilerine büyüleyici bir dünyanın kapılarını açıyor.

1 saat 45 dakika süren kısa uçuşlarla ulaşabileceğiniz, Türk vatandaşlarının vizesiz gidebildiği ülkeler arasında yer alan Montenegro, Adriyatik Denizi boyunca uzanan dağları, gölleri, muazzam kıyı şeridi ve harika Akdeniz iklimi ile baştan çıkarıcı. Kirlenmemiş denizi, UNESCO tarafından koruma altına alınan şehirleri, topraklarındaki binlerce yıl öncesinden kalan tarihi kale ve kiliseleri ile Montenegro’da gezip görecek çok yer, keşfedecek çok şey var.

Montenegro’da Nereler Görülmeli?

14. yüzyılda Ribnitsa adıyla bir Orta Çağ kenti olarak kurulan Podgorica; Orta Çağ’dan günümüze en iyi şekilde korunan tarihi güzellikleri, sahilleri ve gece hayatıyla Budva; Adriyatik kıyısında, fiyordu andıran coğrafi yapısı ile büyüleyen Kotor; Adriyatik Denizi’nin en göz alıcı ve popüler durağı Sveti Stefan; Kotor Körfezi’nin en eski kasabalarından biri olan Perast; ülkenin en göz alıcı noktalarından biri olan marina şehri Tivat ve ülkenin tarihi ve kültürel merkezi olan Cetinje mutlaka görmeniz gereken yerlerden.

Montenegro’nun Görülmeye Değer Şehirleri

Kotor

Dramatik dağ manzaralarıyla çevrili, harika bir körfez manzarası ile ödüllendirilen Kotor kartpostallarda göründüğünden daha güzel, arka plan resmi yapıp, hayallere dalacak kadar büyüleyici. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan ve Akdeniz’in en iyi korunmuş Ortaçağ kentlerinden biri olan Kotor aynı zamanda tarihi bir liman kenti. 12. yüzyılda kurulan şehrin dar sokaklarında dolaşırken bol bol fotoğraf çekmek isteyeceksiniz. Kiliselere, tarihi evlere, saraylara açılan labirenti andıran taş sokakları ile zamanda yolculuğa çıkmış gibi hissettiriyor.

Mutlaka Yapılması Gerekenler:

• Açık hava müzesini andıran tarihi şehir merkezi Stari Grad‘da zamanı durdurarak, şehri keşfedebilirsiniz.
• Kotor’da Saat Kulesi, eskiden suçluların cezalandırıldığı Utanç Sütunu, Hırvat Katolik Kilisesi olan St. Tryphon Katedrali, bir Ortodoks kilisesi olan St. Nicholas Kilisesi ve birbirinden güzel pek çok mimari yapıyı yürüyerek keşfedebilirsiniz.
• Şehre tepeden bakan manzarasıyla göz kamaştıran San Giovanni Kalesi‘ne giderek, Adriyatik Denizi manzarasına karşı anın keyfini çıkarabilirsiniz.
• Şehrin güzel manzarası için Fortification tepesine çıkmayı unutmayın!

Perast

Kotor Körfezi’nin en eski ve en güzel kasabalarından biri olan Perast tarihteki ticari ve mimari zenginliğini bugün de sahip olduğu kiliseleri, sarayları ile gözler önüne seriyor. Taş binaları, yer yer merdivene dönüşen dar taş sokakları ile UNESCO dünya mirası listesine de kendini sokabilmiş bu kasaba kesinlikle görülmeye değer. Küçük olsa da yüzyıllar boyunca birçok imparatorluğun kontrolüne geçtiğinden zengin bir tarihe sahip olan kasabada; müzeler, Katolik ve Ortodoks kiliseleri ve bir de gözetleme kulesi bulunuyor. Perast’ın en önemli tarihi miraslarından ikisi Perast Müzesi ve St. Cross Kulesi.

Kasabanın en dikkat çekici noktası ise  ev sahipliği yaptığı biri doğal, diğeri de yapay olmak üzere iki adacık. Sveti Đorđe doğal, Gospa od Škrpjela ise yapay bir adacık; Gospa od Škrpjela neredeyse tamamını kaplayan bir kilise ve müzeye sahipken, Sveti Đorđe ise üstünde bir manastır taşıyor. Adacıklara ulaşım, sahilden kalkan küçük tekneler ile sağlanabiliyor.

Budva

Upuzun sahilleri ve kumsallarıyla Montenegro’nun en çok ziyaretçi çeken sahil şehri Budva tarihi dokusu, tarihi şehir merkezi Stari Grad ve 15 dakika uzaklıktaki harika Sveti Stefan Adası ile her zaman popüler! Budva, Ortaçağdan günümüze en iyi şekilde korunan tarihi güzellikleri ve gece hayatıyla da Balkanlar’ın en renkli şehirlerinden biri. Yeme – içme mekanları ve ülkenin hareketli yaşamına sahip enerjisiyle “Montenegro’nun Miami’si” benzetmesini buraya geldiğinizde sıkça duyacaksınız. Ülkenin jet-setinin yazlıklarının yer aldığı Budva’da lüks tekneler, oteller şehrin vazgeçilmezleri.

Şehirde mutlaka görmeniz gereken yerlerin başında; 15. yüzyılda inşa edilen, dar sokakları ve mimarisiyle açık hava müzesini andıran Stari Grad, John The Bapdist, St. Mary of Punta, St. Sobe, Holy Trinity Kilisesi, Budva Arkeoloji Müzesi ve Budva Kalesi geliyor.

Sveti Stefan Adası ve Plajı

Adriyatik kıyı şeridindeki tüm turistik yerler arasında Sveti Stefan tartışmasız en sıra dışı lokasyon! Anakaraya dar bir geçitle bağlanan ada, 15. yüzyılda inşa edilen taş villaları, yemyeşil doğası ve adayı saran harika plajları ile hayranlık uyandırıcı. Tarihi dokusu, doğal güzellikleri, dar sokakları ve köy evleri ile bir masalı andırıyor. Dünyaca ünlülerin de geldiği bu ada son zamanların en popüler noktası. Suyu ise cam kadar parlak ve temiz. Akvaryum gibi bir görünüme sahip olan suyuna ise yılın 7 ayı girmek mümkün. Sıcaklık burada her mevsimde yüksek. Kışın ise ılık bir hava hakim. Bu yüzden yılın 7 ayı  denize girebilirsiniz. Sveti Stefan Adası’na giriş yapabilmek için buradaki otellerde konaklıyor olmanız şart.

Önerimiz Budva’ya sadece 15 dakika uzaklıkta, ana karaya bağlı bir adacık üzerinde yer alan, kır evleri ve Kraliçe Marija Karađorđević’in eski yazlık konutu olan Villa Miločer ile  unutulmaz bir deneyim yaşatan Aman Stevi Stefan‘da konaklamanız.

Podgorica

Başkent Podgorica; barok mimarisi, tertemiz ve düzenli sokakları ile başkent olmanın hakkını veren tipik bir Balkan ülkesi. Şehirde kültür sanattan eğlenceye, yeme içmeden spora kadar pek çok şey yapabilirsiniz.

İlk yerleşimi Roma dönemine dayanan, 14. Yüzyılda Ribnitsa adıyla bir Orta Çağ kenti olarak kurulan Podgorica, 15.-19.yüzyıllar arasında Osmanlı hükümdarlığına girmiş, 2. Dünya Savaşı’nda ise ağır hasar almış. Yaralı bir şehir olmasına rağmen tarihi ve kültürel dokusunu hissettiren şehirde ilk olarak Türk Mahallesi olan tarihi şehir Stara Varoš Arnavut kaldırımlı sokakları, geleneksel restoran, kale ve barları ile  kesinlikle görülmeye değer! Geçmiş dönemi yansıtan mahallede birkaç güzel ve tarihi cadde hala özgünlüğünü koruyor.

Ribnica nehri üzerindeki tarihi Türk köprüsü Skaline ve Nemanja şehir kalıntıları, Montenegro Parlemento Binası’nın karşı sokağında yer alan King Nikola Anıtı, şehir merkezindeki trafiğe kapalı Hercegovačka caddesi ve ana meydan Trg Republike gezildikten sonra nehrin diğer tarafına Morača Nehri üzerindeki Millenium Köprüsü’nden geçebilirsiniz. Keyifli bir park içerisinde yer alan ve müzeye çevrilen King Nikola Kalesi, yeni şehir meydanı olarak kabul edilen Rimski Trg, Gorica Hill’de yer alan Savaş Anıtı da görülmeli.

Tivat

Boka Kotorska’nın belki de en göz alıcı sahil kasabalarından olan Tivat, yazın da kışın da oldukça keyifli. Küçük olmasına rağmen Aerodrom Tivat ve Porto Montenegro’ya ev sahipliği yapan kasaba özellikle plajları ile öne çıkıyor. Modern ve lüks Porto Montenegro Marina’nın burada yer almasıyla denizciler ve yat tutkunlarının adresi olan Tivat, Montenegro’nun önemli noktalarının da merkezinde yer alıyor. Venedikli stili ile adeta ışıldayan Tivat’ın, kültürel ve tarihi önem taşıyan 18. yüzyıldan kalma bir evken şimdilerde müze-galeri misyonu yüklenen Ljetnikovac Buća, Gornja Lastva köyü, Naval Heritage Collection müzesi, Ostrvo Cvijeća ve Sveti Marko adaları kasaba miraslarından bazıları.

Cetinje

Çok kültürlü yapısının mimari ve yaşam kültürüne yansımasını günümüzde dahi görebileceğiniz Cetinje, Karadağ’ın tarihi ve kültürel kalbi olarak anılıyor. 1918 yılında dağılana kadar Karadağ Krallığı’nın başkenti olan bu şehir, Osmanlı imparatorluğu sınırında bağımsız bir devlet olmasından dolayı birçok devletin büyükelçisine de ev sahipliği yapmış. Yaklaşık 20.000 nüfuslu şehirde görecekleriniz arasında Cetinje Manastırı, Vlaška Kilisesi, Etnografya Müzesi, Devlet Müzesi, Karadağ Ulusal Müzesi ve hemen karşısında yer alan Biljarda Müzesi bulunmakta. Cetinje Manastırı’ndan 10 dakika tepeye doğru yürüdüğünüzde manzarasıyla göz kamaştıran Vladika Danilo mezarına da ulaşabilirsiniz.

Montenegro’nun En Güzel Otelleri

Deniz tutkunlarını bekleyen altın kumlu birbirinden güzel plajları; damak zevkine düşkünleri mutlu edecek İtalyan, Yunan, Türk ve Balkanlar etkisindeki zengin mutfağı; tam bir doğa ve spor aşığıyım diyenleri heyecanlandıracak doğal parkları ve aktiviteleri; “burada yaşamak nasıl olurdu” dedirtecek küçük ve sevimli sahil kasabaları; tarih ve kültür sevdalılarına yeni pencereler açacak tarihi ve mimarisi ile Montenegro’yu sevmek için sebebimiz çok. Montenegro’nun en güzel otellerine buradan ulaşabilirsiniz.

Size Özel Seyahat Programı için: travel@julesverne.com.tr