Bir yarım kürede kış rehavetini geride bıraktığımız, bir yarım kürede ise yüksek sezonun kalabalığından sıyrıldığımız en güzel Mart ayı… Kuzey yarımkürede kayak günlerinin son güzel günleriyle birlikte çiçek açmaya başlayan bahçeler; güney yarımkürede ise sonbaharın güzel esintileri, sakinleşen keşif rotaları… Karnaval coşkusunun tüm sokakları sardığı Rio de Janeiro’dan dünyanın en yaşanabilir şehirlerinden Melbourne’e, Nil Nehri üzerinde masalsı bir yolculuktan portakal ağaçlarının şehri Valencia, son karlı günlerin zirvesi Tignes’den Himalayalar’ın cazip ülkesi Nepal’e uzanan Mart seyahat rehberi…
Rio de Janeiro, Brezilya
Tropikal yağmur ormanları, çarpıcı dağ silsileleri, ünlü plajları ve hiç bitmek tükenmeyen enerjisiyle ünlü Rio de Janeiro dünyanın en eşsiz manzaraları ve yaşam deneyimlerine sahip olabilir. Bu dinamik şehir ılıman iklimiyle yıl boyunca keşfetmek için cazip olsa da neden Mart ayını önerdiğimizin cevabını aslında hepimiz biliyoruz: Rio Karnavalı. Bu yıl 01-09 Mart tarihlerinde gerçekleşecek olan ikonik karnaval boyunca şehir gerçek bir müzikale dönüşüyor.
Agrigento, Sicilya
Sicilya’nın en eski şehirlerinden biri olan Agrigento ününü antik Yunan tapınaklarına borçlu! Ünlü oyun yazarı Luigi Pirandello’nun da doğum yeri olan Agrigento kültürün, mimarinin hiç solmadan yeşerdiği bereketli topraklar gibi! “Tapınaklar Vadisi” olarak bilinen arkeolojik alanda Magna Graecia sanatının ve mimarisinin en iyi örneklerini görebilirsiniz. Tanrı ve tanrıçaların muazzam tapınakları, surları ve mabetleriyle dolu olan Tapınaklar Vadisi, Sicilya’nın en önemli ziyaret noktalarından biri.
Valencia, İspanya
İspanya’nın doğu kıyısında yer alan liman kenti Valencia ülkenin üçüncü büyük şehri. Paella’nın doğum yeri olan Valencia’da geleneksel yemeğinden çok daha fazlası var. Yeni kültürel mekânları, gece hayatı ve alışveriş caddeleriyle sizi harekete geçiren bir enerjisi var. Tasarım ve mimaride cesaret gerektiren işlerle çağdaş İspanya’nın özünü temsil eden Valencia gelenekleri ile yaşamaya da devam ediyor. Her Mart ayında kutlanan Las Fallas Festivali ise bu şehri bir masal diyarına çeviriyor. Gösterişli heykeller Valencia’nın farklı noktalarında sahneleniyor. Festival, bu yıl 15-19 Mart’ta gerçekleşecek.
Uyuni, Bolivia
“Dünyanın çatısı” olarak bilinen ve baş döndüren irtifalara sahip farklı bölgeleri ile ünlü Bolivya gerçekten tezatlar ülkesi. Uzun yıllar İspanyol sömürgesi olan Bolivya’da bugün bile İspanyol mimari ve kültürel değerlerin izlerini görmek mümkün. Dünyanın en yüksek başkenti La Paz’dan otantik And kültürüne uzanan şaşırtıcı ve sürprizlerle dolu olan bu ülkede bahsedilecek onlarca güzellik olsa da biz bu kez dünyanın en büyük tuz göllerinden biri olan Salar de Uyuni’ye odaklanıyoruz. Muhteşem ve doğaüstü bir manzara sunan tuz gölünde Aralık-Mart ayları arasında güneş ışınlarının harika yansımaları sayesinde süper fotoğraflar çekebilirsiniz. Gün batımı manzaralarının da paha biçilemez olduğunun altını çizelim.
Melbourne, Avustralya
Avustralya’nın Victoria eyaletinin başkenti olan Melbourne, her zaman dünyanın en yaşanabilir şehirlerini sıralayan listelerin başında görünüyor. Verimliliği, temizliği, düzeni ve güvenli yaşamıyla “mutlu aile tablosu”nun başkahramanı gibi. Kıyı kenti olması sayesinde sahip olduğu güzel iklimi, müzeleri, galerileri, mimari yapıları, butik kitapçıları, kafeleri, ikonik müzik mekanlarıyla sanat-kültür ve gurme dünyasında giderek yıldızlaşıyor. Mart ayı bu şehir için festival zamanı! Avustralya’nın en büyük ücretsiz topluluk festivali olan Moomba 8-11 Mart tarihlerinde düzenleniyor. Melbourne mutfak sahnesinin ne kadar güçlü ve yenilikçi olduğunu kanıtlayan Melbourne Food and Wine Festival ise 8-24 Mart tarihlerinde gerçekleşiyor. Son olarak, Melbourne International Comedy Festival ise 27 Mart’ta başlıyor.
Fez – Essaouira, Fas
Marakeş’ten bile daha büyük olan İmparatorluk şehri Fez aynı zamanda otantik çekicilik dediğinizde Marakeş’le yarışacak bir ambiyansa sahip. Olağanüstü bir restorasyon projesi ile eski binalara yeniden hayat verildiğinden beri bu sofistik şehri keşfetmek çok daha keyifli.
Fas’ın başka bir gözde destinasyonu ise Atlantik kıyılarına yayılan Essaouira kartpostal gibi bir görüntü sunuyor. Marakeş’le yarışacak ambiyansı ve otantik yaşam tarzıyla birlikte Atlantik kıyısının avantajlarından faydalanan sörfçülerin de gözde rotası.
Fas’a gitmeyi düşünüyorsanız Kazablanka-Fez veya Marakeş-Essaouira rotasını yapabilirsiniz.
Mozambik
Afrika’yı en iyi şekilde sembolize eden coşkun şelaleleri ve gözde vahşi yaşam alanlarından mahrum kalsa da Mozambik, hala keşfedilmeyi hak ediyor. Mozambik’in merkezinde yer alan ve safari için gerçek bir cennet olan Gorongosa National Park Afrika’nın vahşi yaşam deneyimini yaşatıyor. 2010 yılında National Geographic filminde “Afrika’nın Kayıp Cenneti” olarak adlandırılan ulusal park dışında İbo Adası’nın Portekiz sömürge ruhunu yaşamak için bu macera dolu rotaya çıkmalısınız.
Nepal
Nepal’de Himalayalar cazibesini yaşamak için bahar ayları harika zamanlama! Yüksek dağlarında açılan çiçekler, kuru ve berrak havasının sunduğu manzaralar, ılık ancak sizi terletmeyen hava sıcaklığı ile maceraperestler için hareket zamanı! “Ben tırmanış değil kültürel deneyim peşindeyim” diyorsanız o zaman sizi ülkenin kültürel merkezi Kathmandu’ya davet ediyoruz. 2015 yılında yaşanan depremin yarattığı hasardan sonra restore edilen ve bugün geçmişten daha göz alıcı duran tapınakları, dua bayraklarını ve görkemli sarayları görebilirsiniz.
Tignes, Fransa
Kıskanılacak kar örtüsünün, etkileyici manzaraların ve yılın en uzun süren mevsiminin birleşimiyle Tignes, Fransa’nın en güvenilir kış destinasyonlarından birine dönüşüyor. Kayak sezonunun hiç bitmediği hissini uyandıran Tignes’de Mart ayında da dolu dolu kayak yapmak bir mucize değil gerçeğin ta kendisi! Komşusu Val d’Isère ile birlikte devasa bir kayak alanını paylaşan Tignes’de 300 km uzunluğundaki pistlere 78 adet liftle ulaşmak mümkün. Farklı yüksekliklerde 5 farklı köyden oluşan kayak merkezinde Avrupa’nın en iyi liftleri bulunuyor.
Nil Nehri Cruise (Luxor-Aswan), Mısır
Yukarı Mısır’ın efsaneleşen tarihi yerlerini görmenin en büyüleyici ve romantik yolu hiç şüphesiz Nil Nehri’nde düzenlenen cruise yolculuklarına katılmak. Dünyanın en uzun nehri olan Nil yolculuğu genellikle Aswan ve Luxor arasında yapılan 200 km uzunluğundaki gezileriyle meşhur. Arkeolojik zenginliklerin ve antik şehir kalıntılarının büyüsünde kaybolacağınız 3-4 günlük bir gezi sırasında Kom Ombo, Edfu ve Esna gibi önemli tapınakları da görme şansınız oluyor.
Bonus: Mardin
Mezopotamya Ovası’nı ayaklarınızın altına seren, farklı inançların, farklı kimliklerin sevgi ve hoşgörüyle yaşadığı bir masal şehri Mardin… Sarı taş binaların en çok yakıştığı Mardin sokaklarında dolaşırken güler yüzlü esnafını, masumiyetleri ve kahkahalarıyla ruhunuzu gülümseten çocuklarını anılarınızda saklamak için bundan güzel fırsat bulamazsınız!