İlkbaharın gelmesiyle birlikte bambaşka bir güzelliğe bürünen destinasyonlar baharın tadını çıkarmak isteyen gezginleri, görülesi köşeleri ile rüya gibi bir tatile davet ediyor. Siz de Nisan ayında nereye gitsem diye düşünüyorsanız bu yazımız tam size göre!
Büyüleyici kiraz çiçekleri ile Sakura zamanı ziyaretçilerine görsel bir şölen sunan Japonya; gri – çakıl ovaları, engebeli vahşi doğası, gemi kalıntıları, çölleri ve kumulları ile fotoğraf tutkunlarına ilham veren Namibya; Atlas Okyanusu’nda bitki örtüsünün zenginliğiyle hayranlık uyandıran Madeira; Portekiz’in popüler şehri Lizbon; büyüleyici tarihi, çöl manzaraları ve sualtı yaşamıyla her köşesinde seyahat severlere bambaşka bir deneyim vaad eden Ürdün; Fas’ın ikonik şehirlerinden Marakeş; Tropikal iklim kuşağında yer alan Tayland; Endülüs’ün başkenti Sevilla; 1920’lerdeki popülaritesini yeniden kazanan Mısır; Roma döneminden esintiler taşıyan Napoli ve gezginlerin egzotik adası Bali’ye uzanan pek çok destinasyon rüya gibi bir bahar tatili için sizleri bekliyor.
Büyüleyici atmosferleri, tarihe tanıklık eden hikayeleri ile her gezginin gönlünü fethedecek Nisan ayının en keyifli destinasyonlarını keşfetmeye hazır mısınız?
Japonya
Japonya, Nisan’da kesinlikle bir başka güzel! Başkent Tokyo’nun neon ışıklarından, Kyoto’nun pek çok mabed ve tapınağının dinginliğine kadar uzanan birbirinden güzel şehirleri ile göz kamaştıran Japonya adeta modernliğin ve geleneğin heyecan verici bir karışımı gibi… Baharın getirdiği yepyeni enerjiyle ilkbaharın gelişini müjdeleyen kiraz ağaçlarının çiçek açmaya başladığı bu dönem, özellikle Sakura Festivalleri’ni görmek için de oldukça ideal. Pitoresk doğal güzellikleri ve biyolojik çeşitliliği ile masalsı bir dokuya sahip bu büyüleyici ülkeyi keşfederken, fotoğraf makinenizin yanınızda bulunmasına dikkat edin, zira göreceğiniz her bir kareyi ölümsüzleştirmek isteyeceksiniz.
Namibya
Birbirine tamamen tezat ambiyansıyla Afrika’nın en ilginç ülkelerinden biri olan Namibya; gri – çakıl ovaları, engebeli vahşi doğası, paslanmış gemi kalıntıları, çöl atıkları ve kumulları ile fotoğraf tutkunları için oldukça heyecan verici. Zıtlıklar ülkesi olarak da bilinen Namibya’nın batısında Namib Çölü, doğusunda ise Kalahari Çölü yer alıyor. Vahşi yaşam ve insanların neredeyse bir arada yaşadığı ülke; tehlikeli iskelet sahili, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Etosha Ulusal Parkı, çöldeki bir vahayı andıran Atlas Okyanusu’nun kıyısındaki Swakopmund ve fosilleşmiş ağaçların çevrelediği, dünyanın en eski ürkütücü çölü Sossusvlei ile çok daha fazlası…
Madeira ve Lizbon, Portekiz
Yeni yerler keşfetmek ve farklı yerler görmek, gezmeyi seven herkes için oldukça heyecan verici. Atlas Okyanusu’nda, bitki örtüsünün zenginliğiyle hayranlık uyandıran Madeira da keşfedilmeyi bekleyen bu heyecan verici yerlerden bir tanesi. Aynı adı taşıyan takımadaların en büyüğünü oluşturan ada, yıl boyunca ılıman bir iklime sahip olmasından dolayı kültürü, doğası ve kendine has sakinliğiyle dingin bir seyahat arayanların da gözde adresi. Baharın gelişiyle birlikte ağaçları dolduran badem çiçekleri ile görsel bir şölen sunan Madeira’yı keşfetmek için Nisan ayı oldukça ideal. Madeira’yı keşfetmeye Old Town bölgesindeki rengarenk evleri ve çarpıcı mimarisiyle dikkatleri çeken başkent Funchal’dan başlamanız gerektiğini de ayrıca hatırlatalım.
Portekiz’in en popüler şehirleri arasında yer alan Lizbon biraz zaman geçirdikten sonra “Neden burada yaşamıyorum” dedirtecek kadar sıcakkanlı şehirlerden biri. Kendine özgü kodlarını koruyan semtleri, bir sembol haline gelen tramvayları, yenilikçi ve yaratıcı yeme içme mekanları ile Lizbon, Nisan ayında gezmek için oldukça ideal. Kentin tarihi sokaklarında kaybolmak, eski yapıları görmek ve geleneksel Fado müziğini dinlemek, hakiki bir Lizbon atmosferi solumak için yapmanız gerekenlerden.
Ürdün
Küçük bir ülke olmasına rağmen büyüleyici tarihi, çöl manzaraları ve sualtı yaşamıyla her köşesinde sizi farklı bir deneyimle buluşturan Ürdün‘ü yeniden keşfetmenin tam zamanı! Dünya’nın 7 yeni harikasından biri kabul edilen Petra, Bedevi kültürünü yaşatan bir macera: Wadi Rum Çölü, sahil sayfiye kasabası Akabe ve sualtı zenginliği, Tevrat’a göre Hz. Musa’nın vaat edilen toprakları gördüğü ve yaşamını yitirdiği Nebo Dağı, “Mozaikler Şehri” Madaba bu ülkenin zenginliklerinden sadece birkaçı.
Marakeş, Fas
Afrika’nın ilk kültür başkenti seçilen Fas’ın ikonik şehirlerinden biri olan Marakeş‘te tüm duyularınızı harekete geçirecek bir seyahate hazır mısınız? Mimari, sanatsal ve kültürel mirası nedeniyle 2020 Afrika Kültür başkenti seçilen Marakeş; doğu ritimleri ve mistisizmiyle sizi hemen etkisi altına alırken, riyad denilen avlulu evleri, tarihi şehir bölümü ve modern hayata adapte olan yeni şehir bölümüyle tüm duyguları bir arada yaşatmayı başarıyor. Eski bir imparatorluk başkenti olan Marakeş’te İslam mimarisinin en güzel örneklerini görebilir, Yahudi Mahallesi’nde Yahudi kültürünün zenginliğini keşfedebilir, Souq Semmarine ve Souq El Kebir ile geleneksel alışverişin keyfini yaşayabilirsiniz.
Tayland
Tropikal iklim kuşağında yer alan Tayland için en güzel seyahat zamanı başlıyor. Daha çok kültür ve tarih odaklı bir seyahat düşünüyorsanız Laos, Myanmar ve Tayland sınırlarının buluştuğu Altın Üçgen’i (Golden Triangle) keşfetmek için özellikle Nisan ayını tercih edebilirsiniz. Muhteşem doğası ve kristal berraklığındaki sularıyla başınızı döndürecek tropikal adalardan biri olan Koh Samui Tayland seyahatiniz sırasında mutlaka keşfedilmesi gereken yerlerden. Tarihte Lan Na Krallığı’nın başkentliğini yapmış olan Chiang Rai görkemli tapınakları ve mimari zarafetiyle duyularınızı harekete geçirirken; Golden Triangle sınırına bir adım uzan olan Chang Mai ise 13. Yüzyılda kurulan bir tapınaklar şehri. 300’den fazla tapınağın yer aldığı şehir; mimarisi, doğası ve yaşamıyla göz kamaştırıcı.
Sevilla, İspanya
Hayatın sokaklarda yaşandığı, havanın hep güzel olduğu Sevilla’nın her yerinden tarih, sanat ve kültür fışkıyor. Burası hem güzel hem de ruhu olan bir şehir. Eski ama bakımlı, yaşlı ama kıpır kıpır, otantik ama bildik, hem kendine özgü hem de insana kendini çok rahat hissettiren bir kültürün, Endülüs’ün başkenti! Şimdi Sevilla’ya gitmenin tam zamanı! Şehir aynı zamanda bölgenin de finansal ve kültürel başkenti durumunda. Christopher Columb’un gömülü olduğuna inanılan Sevilla Katedrali gibi önemli yapılara sahip olan şehirde görülmesi gereken bir diğer yer ise lüks bahçeleri ile bir Mağribi sarayı olan Real Alzacar. Gotik, Barok ve Rönesans stillerinin karışımı bu etkileyici sarayın bahçesi ise harika! Her yanı birbirinden ihtişamlı binalarla dolu tarih kokan sokaklarda dolaşıp, Flamenko’nun kalbinin attığı Sevilla’nın tadını çıkarmaya ne dersiniz?
Nil Nehri, Mısır
Orta Doğu’nun en büyük ve tarihi ile en zengin ülkelerinden biri olan Mısır; Orta Doğu ve Kuzey Afrika arasında köprü vazifesi gören, kadim gizemleri günümüzde dahi araştırılan ülkelerden bir tanesi. Mısır’daki Nil Nehri yalnızca Afrika’da kıvrılarak akan uzun su kütlesiyle değil; aynı zamanda gizemleri, tarihi ve coğrafi anlamlarıyla da oldukça popüler. Antik Mısır’ın ünlü firavunu Tutankamon’un mezarının keşfedilişinin 100. yılı, Giza’daki Büyük Mısır Müzesi’nin açılışı ve Kenneth Brannagh’ın Nil’de Ölüm’ü yeniden uyarlaması gibi olaylar nedeniyle ülke, 1920’lerdeki popülaritesini yeniden kazandı. Mısır; Kahire’den dünyanın en köklü hazinelerine ev sahipliği yapan Luksor’a; Krallar Vadisi’nden Nil Nehri – Nasser Gölü rotalarının en popüler durağı Aswan’a kadar uzanan pek çok noktası ile gerçekten büyüleyici.
Napoli, İtalya
İtalyanca’da Naples olarak geçen, Yunanca’da “yeni şehir” anlamındaki Neapolis’ten gelen Napoli doğal güzellikleri, 2800 yıllık tarihi, bol rüzgarlı dar ve şirin sokakları, kültürel birikimi, nefis mutfağı ile rengarenk, cıvıl cıvıl, kıpır kıpır. Gizemli sokakları, salaş havası ve birbirinden lezzetli yemekleriyle ülkenin en güzel şehirlerinden biri. Roma döneminden esintiler taşıyan şehir, tarihi yapısıyla da ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. UNESCO Kültürel Miras Listesi’nde yer alan şehir merkezi aynı zamanda yine UNESCO tarafından Edebiyat şehri ilan edilmiş.
Bali, Endonezya
İyiliğin, saflığın ve güzelliğin ülkesi Bali… Hindu dininin en saf ve en şiirsel şekilde yaşandığı, insanların gülümseyerek dolaştığı, geleneklerine bağlı ve başka hiç bir yere benzemeyen tropik bir cennet. Yağışların az olduğu ve yüksek sezonun başlangıcı olarak kabul edilen Nisan ayı Bali seahati için en ideal zamanlardan. Çünkü Paskalya Bayramı’ndan önce Nisan ayının başlarında Bali’ye giderseniz hem güzel havayı hem de henüz kalabalık açısından çılgınlaşmayan ada hayatını yakalayabilirsiniz. Sırt çantalı gezginlerin egzotik adası olarak tanıdığımız Bali, bugün “doğaya saygılı sağlıklı yaşam” odaklı otellerinden, lüks ve romantik otellerine; gece hayatından gurme restoranlarına, tapınaklarından tasarım mağazalarına kadar her bölgesinde bambaşka deneyimler sunmaya devam ediyor.
Size özel seyahat tasarımı ve rezervasyon için:
travel@julesverne.com.tr