Zorlu vize prosedürlerine takılmadan Amerika’ya seyahat etmek mümkün! Arjantin’den Bolivya’ya; Brezilya’dan Kolombiya’ya; Peru’dan Şili’ye; Uruguay’dan Venezuela’ya; Paraguay’dan Trinidad ve Togado adalarına kadar Türkiye’den vizesiz seyahat edebileceğiniz birbirinden güzel 10 muhteşem Güney Amerika ülkesi olduğunu biliyor muydunuz?
Dünyanın en güzel manzaralarına şahit olmak, büyüleyici turlar ile yeni yerler keşfetmek, doğanın içinde keyifli anların tadını çıkarmak ve eğlencenin doruklarına çıkmak için vize ihtiyacı olmadan gidebileceğiniz birbirinden keyifli Güney Amerika ülkeleri sizleri bekliyor.
Muhteşem coğrafyası ile Güney Amerika’nın en sevilen rotalarından Arjantin; doğasıyla hayranlık uyandıran Bolivya; Güney Amerika’nın incisi Brezilya; grafitilerle renklenen sokakları, şahane doğası, leziz kahveleri ve etkileyici atmosferiyle ziyaretçilerine büyüleyici bir dünyanın kapılarını açan Kolombiya; nefes kesen manzaralarıyla Peru; edebiyat tarihine adını altın harflerle yazdıran, yazdığı satırlarla kalbimize dokunan Pablo Neruda’nun ülkesi Şili; küçük bir ülkeye sandığınızdan çok daha fazlasını sığdıran Uruguay; 300 yıl boyunca İspanyol imparatorluğunun bir parçası olan Paraguay; Güney Amerika’nın nefes kesen güzellikteki manzaralarına tanık olabileceğiniz Venezuela ve Karayipler’de bulunan ve iki adadan oluşan bir ada devleti olan Trinidad ve Tobago birbirinden özel rotalarıyla renkli bir tatil için sizleri bekliyor.
ARJANTİN
Dünyanın dört bir yanından gelen kültür, sanat ve mimari fikirleri içinde barındıran Arjantin birbirinden güzel doğa harikalarına ev sahipliği yapan muhteşem coğrafyası ile kuşkusuz Güney Amerika’nın en sevilen rotalarından biri. Yıllardır gördüğümüz ülkelerden çok daha başka bir atmosfere sahip olan bu sıcacık ülkede pozitif enerjiyle dolmak garanti. Arjantin’in bize hissettirdiği en önemli şey, içinde her kültürden bir parça barındırmasına rağmen “kendine özgü” bir renge sahip olabilmesi! Yerel kültürü korumasının yanı sıra Avrupa etkisindeki şehir ve bölgeleriyle ülkeye çeşitlilik sağlayan Arjantin’de gezip görecek çok yer, keşfedecek çok şey var. Biyolojik çeşitliliği ile masalsı bir dokuya sahip olan bu büyüleyici ülkeyi keşfederken fotoğraf makinenizin yanınızda bulunmasına dikkat edin zira göreceğiniz her bir kareyi ölümsüzleştirmek isteyeceksiniz.
Başkent Buenos Aires başta olmak üzere UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan etkileyici Iguazu Şelaleleri, boyutuyla dikkat çeken Perito Moreno Buzulu ve Ushuaia Arjantin’e yapacağınız seyahatte mutlaka görmeniz gereken yerlerden. Avant – garde mimarisi ve kocaman bulvarlarıyla Buenos Aires nefes alan ve sürekli devinen bir kent. Arjantin’i dünyaya tanıtan geleneksel dans tango, ülkenin her yerinde yaşanan ve yaşatılan bir kültür. Dans ve latin müziğine dair en büyük eğlenceyi Buenos Aires’in La Boca semtinde yaşadığımıza eminiz!
PERU
Arkeolojik mirasları ve doğal kaynakları ile göz kamaştıran Peru, nefes kesen manzara ve bereketli ormanlarıyla unutamayacağınız bir seyahatin kapısını açıyor. Peru, engin yemek kültürü ile ‘Güney Amerika’nın gastronomi merkezi’ olarak anılıyor. Yani Peru’nun hemen her bölgesinde leziz yemekler bulabilir, yeni tatlar deneyimleyebilirsiniz. Ülkenin başkenti Lima, İspanyol kolonilerinden kalma ‘Avrupalı’ sokakları, geniş meydanları ve muhteşem Pasifik Okyanusu manzarası ile Avrupa kentleri kadar modern ve şık, Güney Amerika başkentleri kadar da sıcak ve samimi.
Peru’ya gidip de Macchu Picchu’yu görmeden olmaz! İnka Dili’nde ‘gençlik dağı’ anlamına gelen Macchu Picchu, 500 yıl önce kurulmasına rağmen kıtaya gelen İspanyollar tarafından keşfedilememiş ve yüzyıllarca saklı kalmış. İnka Uygarlığı’nın gizemlerine ev sahipliği yapan ve And Dağları’nın tepesinde denizden tam 2400 m yükseklikte kurulu bulunan Machu Picchu antik kenti, başınızı döndürecek kadar güzel ve sırlarla dolu. Doğal yaşam görüntüleriyle rüya gibi bir tatilin kapısını açan Peru kesinlikle ufuk açtıran bir seyahat deneyimine sahip.
Titicaca, Bolivya ile Peru arasında, Güney Amerika’nın en büyük tatlı su gölü. Doğal güzelliklerinin yanı sıra, yerel kültürleriyle ve bu kültürlerin yaşam şekilleriyle de dünyadaki herkesi kendine hayran bırakıyor. Binlerce yıldır sazlıklardan yaptıkları yüzer adalarda yaşayan Uros kabileleri, bugün son demlerini yaşıyor; dolayısıyla en kısa zamanda gezilip görülmesi gereken yerler arasında Titicaca. Gölün en dikkat çekici yanı, üzerinde bulunan onlarca yüzen ada ve o adaların üzerindeki geleneksel yaşam. Bu yüzen adaların çoğu, gölün Peru tarafında yer alıyor ve adacıklara daha çok Puno kentinden binilen teknelerle ulaşılıyor. Gölün etrafındaki yerleşim merkezlerinden en büyüğü, Peru tarafındaki Puno kenti. Bolivya tarafındaki ise daha küçük olan Copacabana var.
BOLİVYA
Güney Amerika’nın kalbi denilebilecek bir bölgede yer alan Bolivya maceraperest gezginler için oldukça cezbedici bir coğrafya. Doğasıyla hayranlık uyandıran ülke; güneyde Şili ve Arjantin, güneydoğuda Paraguay, doğuda Brezilya, batıda ise Peru ile komşu. Hem dünyanın bir ucu hem de dünyanın en yüksek başkenti, 3.660 metre yükseklikte kurulan La Paz derin bir kanyonun içerisinde kurulmuş “fantastik” bir yer. Etkileyici manzaralarıyla “güneyin İzlanda’sı” unvanını alan La Paz aynı zamanda ülkenin kültürel başkenti.
Yeryüzünün en dikkat çekici manzaralarından birini sunan Salar de Uyuni yer ile gök arasındaki en mucizevi yerlerden. Uzun zaman önce buharlaşan tarih öncesi göllerin geride bıraktığı dünyanın en büyük tuz gölü ince yüzeyi ile ayna gibi parlatıyor gökyüzünü. Buraya dünyanın aynası da deniyor. Yer gök aynı renkte… Adeta uçuyor gibisiniz. İnsana sonsuzluk hissi veren, tarifi zor bir güzellik.
BREZİLYA
Güney Amerika’nın incisi Brezilya; sıcak iklimi, karnavalı, müzikleri ve muhteşem plajları ile kesinlikle görülmeye değer! Oldukça büyük bir toprak parçası üzerine kurulu Brezilya’da gezilecek yerler ise sınırsız. Salsa ezgilerinin eksik olmadığı cıvıl cıvıl festivalleri, kilometrelerce uzanan göz alıcı plajları, binlerce yıllık tarihi yapıları ve muhteşem doğa alanlarıyla hayranlık uyandıran Brezilya, Güney Amerika’nın en popüler tatil noktalarından biri. Misafirlerine kültürel anlamda zengin bir seyahat imkanı sunan ülkede gerçek dünyayı kısa süreliğine de olsa unutturmaya hazır olun.
Karnavalların bir renge dönüştüğü, futbolun bir tutku olduğu, samba’nın neşesiyle yüzlerin güldüğü Rio de Janeiro bir şehrin enerjisini tüm Brezilya’ya hissettiriyor. Yemyeşil yüksek dağlarından doğal güzelliğini tarif eden şelaleleri, tropikal yağmur ormanları, çarpıcı dağ silsileleri, kanyonları ile coğrafi yapısının nimetlerini sıralarken ünlü plajlarının canlılığı, hiç durmayan hareketi ve susmayan müziği ile hayatın burada ne kadar dolu dolu yaşandığını gösteriyor. Upuzun sahilleri ve coşkulu kalabalığı ile Ipanema Plajı, en güzel günbatımı manzarasını sunan Copacabana Plajı her daim capcanlı.
KOLOMBİYA
Gezilip görülmesi gereken birbirinden harika yerlere ev sahipliği yapan Kolombiya, grafitilerle renklenen sokakları, şahane doğası, leziz kahveleri ve etkileyici atmosferiyle ziyaretçilerine büyüleyici bir dünyanın kapılarını açıyor. 1499 yılında İspanyollar tarafından işgal edilene kadar Kolombiya Kızılderililerinin yaşadığı bir coğrafya olan bu ülke, günümüzde yaklaşık 48 milyonluk bir nüfusa sahip. Yerli kültürü ve geleneklerinin hala devam ettiği pek çok yerleşim yerinin bulunduğu ülke; eğlenceden keyif alan yardımsever insanları, Pablo Escobar’dan miras kalan hikayeleri, Amazon ormanlarıyla çevrili harika doğası, göz alıcı plajları ve cıvıl cıvıl eğlence yaşamıyla dünyanın en popüler seyahat rotalarından.
Dünya standartlarındaki restoranlarıyla başkent Bogota ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan, rengârenk evleri, duvarları ve cıvıl cıvıl sokakları ile Kolombiya’nın en çok ziyaret edilen şehri Cartagena kesinlikle görülmeye değer! Kolombiya Karayipler ve Pasifik kıyılarında olmak üzere tam 300’den fazla plaja sahip. Ayrıca San Andres ve Providencia adalarında el değmemiş plajlarda cennetten bir köşeye kurulmanız mümkün. Plajların yanı sıra fotoğraf çekmeye doyamayacağınız güzellikte manzaralar da sizi karşılıyor olacak. Bakir ormanlarıyla Tayrona National Park yeşilin tüm tonlarını hediye etmekten çekinmiyor. Nadir görülen hayvan ve bitki türleri de cabası. Dünyanın en renkli festivallerinin de adresi yine Kolombiya. Rio Karnavalı’ndan sonra en renkli karnaval sayılan Carnaval de Barranquilla görülmeye değer!
ŞİLİ
Edebiyat tarihine adını altın harflerle yazdıran, yazdığı satırlarla kalbimize dokunan Pablo Neruda’nun ülkesi Şili; coğrafik konumuyla bir kalemi andırıyor. Kuzeyden güneye 4.300 km uzanan dünyanın en uzun ülkesi And Dağları ile Büyük Okyanus arasında kalmasıyla farklı birçok doğa oluşumunu görebileceğiniz, kısaca “fantastik” bir ülke. Başkent Santiago ve Valparaiso’da her köşe başında göreceğiniz sokak sanatı, şarapçılık dünyasında etkin bir rol oynamasına sahne olan bağları ve şarap evleri, dünyanın en etkileyici çölü Atacama, iklim çeşitliliğinden gelen zengin mutfağı bu ülkenin parlamasına yardımcı oluyor. Şili’nin Türk vatandaşlarından vize talep etmiyor olduğunu da bir yere not edin!
URUGUAY
Arjantin ve Brezilya gibi Güney Amerika’nın gözde ülkelerine komşu olması Uruguay’ı bir adım geride bırakırken bu durum keşfedilmemiş olanın çekiciliğini de ortaya koyuyor. Küçük bir ülkeye sandığınızdan çok daha fazlasını sığdıran Uruguay kesinlikle ufuk açtıran bir seyahat deneyimine sahip. Sonsuz gibi gelen beyaz kum plajlarıyla tanınan Uruguay’ın deniz ve eğlence dünyasını keşfetmek istiyorsanız, ülkenin “St Tropez”i olarak anılan Punta del Este şehrine gidebilirsiniz.
PARAGUAY
300 yıl boyunca İspanyol imparatorluğunun bir parçası olan Paraguay, iç içe geçen tarihi mekanları ve benzersiz doğal güzellikleriyle kesinlikle görülmeye değer! Paraguay güneyde Arjantin, kuzeyde Brezilya, kuzeybatıda ise Bolivya ile komşu. Buraya geldiğinizde 1993 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren La Santisima Trinidad de Parana’ya gidebilir, Latin Amerika sanatına meraklı olan turistlerin gözdesi olan Centro de Artes Visuales Museo Del Barro’yu gezebilirsiniz.
VENEZUELA
Güney Amerika’nın nefes kesen güzellikteki manzaralarına tanık olabileceğiniz Venezuela; uçsuz bucaksız plajları, büyüleyici doğal güzellikleri, bozulmamış doğası ve eğlenceli insanlarıyla gezginlerin en sevdiği destinasyonlardan. Eğer siz de bu ülkeyi daha yakından keşfetmek istiyor ve unutulmaz anılar biriktirebileceğiniz bir seyahat hayali kuruyorsanız, tüm bahanelerinizi bir kenara bırakıp, yolculuk için hazırlanmaya başlayın. Yaklaşık bin metrelik yüksekliğiyle dünyanın en yüksek şelalesi Angel Falls ve zengin biyolojik çeşitliliğiyle ülkenin en çok ziyaret edilen doğa alanlarından Morrocoy National Park, buraya yapacağınız ziyarette mutlaka görmeniz gereken yerlerden.
TRINIDAD VE TOBAGO
Karayipler’de bulunan ve iki adadan oluşan bir ada devleti olan Trinidad ve Tobago, Güney Amerika’nın kuzeydoğusundaki Karayip Denizi’nde bulunmakta. Batı Hint Adaları’nın Küçük Antiller grubu içinde bulunan bu adalardan Trinidad’da Plaza Mayor, Museo Historico Municipal, Plaza Carillo, Casa Templo de Santeria Yemaya ve Caroni Kuş Kutsal alanı gezilebilirken, Tobago ise sakinlik ve plaj isteyenler için sakin ve huzurlu bir tatil imkanı sunuyor. Türk vatandaşlarından vize talep etmeyen Trinidad ve Tobago’da Güney Amerika’nın tropik ruhunu birebir yaşamaya ne dersiniz?
Size Özel Seyahat Programı, Detaylı Bilgi ve Rezervasyon:
Travel@julesverne.com.tr