Yaz bitti ama tatil mevsimi henüz bitmedi. Yazın kavurucu sıcaklarını geride bırakıp, yarattığı o büyüleyici atmosferle kalplerimizde romantizm havası estiren sonbahara içten bir merhaba demenin tam zamanı. Sarıdan kırmızıya dönen renklerin cümbüşünü izleyip doğanın tadını çıkarmak için Türkiye’nin en güzel, en keşfedilesi sonbahar rotalarına doğru yola çıkmaya ne dersiniz?

Türkiye’nin en keyifli bağ rotalarından; doğasını, doğallığını, sakinliği ve kültürel değerlerini korumayı başaran Cittaslow şehirlere; Kaz Dağları rotasından Kapadokya’ya; Bolu’dan Sapanca rotasına; Bursa’nın en güzel köylerinden Ege ve Akdeniz rotalarına Türkiye’nin en keyifli sonbahar rotalarını sizler için hazırladık.

Şimdi arkanıza yaslanıp size hitap eden rotaları seçin, gerisini biz hallederiz.

Türkiye’nin En Keyifli Bağ Rotaları

Sonbahar mevsimiyle başlayan üzüm hasadına tanıklık etmenin şimdi tam sırası. Yemyeşil bağların nasıl bir emekle her gün işlendiğine şahit olmak; iklimi, toprağı, yetiştiği bölgenin hikayeleriyle farklı anlamlar kazanan şarabın yolculuğunu dinlemek, görmek ve yaşamak unutulmayacak bir deneyim. Türkiye; gerek toprak yapısı ve iklimi gerekse de şarapçılık ve bağcılık için sahip olduğu mükemmel koşullar sebebiyle Avrupa’nın ve dünyanın birçok ülkesinde üretilen şaraplarla yarışabilecek düzeyde şaraplar üretiyor.

Trakya Bağ Rotası’ndan Urla Bağ Rotası’na; Bozcada Bağ Rotası’ndan Kapadokya Bağ Rotası’na doğru yola çıkıp; üzümün, şarabın, üretenin ve bölgenin hikayesini dinleyerek, yerel tatlar eşliğinde şarap tadımı yapıp, bağ bozumu geleneklerine şahit olabileceğiniz Türkiye’nin en keyifli bağ rotalarına buradan; sonbahar mevsimiyle birlikte başlayan üzüm hasadına katılabileceğiniz Türkiye’deki en keyifli bağ otellerine ise buradan ulaşabilirsiniz.

Türkiye’nin Huzur Dolu Sakin Şehirleri

Pandemi ile birlikte trend olan yavaş seyahat kavramı, Cittaslow felsefesiyle “dur ve etrafına bak” demenin de aslında bambaşka bir yolu. Adını tarım tanrısı Imbrassos’tan alan Gökçeada; Akdeniz ve Ege’nin kesişim noktasında yer alan Muğla’nın saklı güzelliği Köyceğiz; Anadolu’nun güzelliklerini koruyan Mudurnu; mutlu ve uzun yaşamın sırrını çözen Seferihisar; Artvin’in yemyeşil cenneti Şavşat; rüzgarı ve doğası ile özgürlüğü çağrıştıran Akyaka; Çoruh Vadisi’nin saklı cenneti Uzundere; tarihin doğa ile iç içe yaşadığı Taraklı; 40 km’lik sahil şeridinde uzanan birbirinden güzel sualtı mağaraları ile Ordu’nun bakir güzeli Perşembe; Trakya’nın gözdesi Vize; tarihi taş evleri ve doğal güzellikleri ile Güneydoğu’nın harmanlandığı Sinop’un sakin şehri Gerze; geleneksel mahalle fırınları ve mutfak kültürüyle adından söz ettiren Yalvaç; Dünya’nın en büyük Türk İslam Mezarlığına ev sahipliği yapan Ahlat; geçmişten günümüze uzanan tarihi yapıları ile Göynük, doğanın güzellikleri ile tarihin izlerinin buluştuğu Eğirdir mutlaka seyahat rotalarınızda olmalı.

Doğasını, doğallığını, sakinliği ve kültürel değerlerini korumayı başaran, zamana yenilmeyerek zamansız kalabilen şehirlerin oluşturduğu Türkiye’nin huzur dolu 18 sakin şehrine buradan ulaşabilirsiniz.

Bursa Köyleri: Gölyazı – Cumalıkızık – Tirilye – Zeyniler Köyü

Bursa’nın arka bahçesi Gölyazı; Osmanlı dönemi mimarisi ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan rengarenk boyanan evleri ve taş yolları ile harika bir nostalji yaşatan Cumalıkızık; kendi yaşam kodlarıyla hayatına devam eden eski Rum köyü Tirilye ve yemyeşil manzaralarıyla saklı bir cenneti andıran Zeyniler Köyü’nde gezecek görecek çok yer, keşfedecek çok şey var.

Mutlaka Yapın

• Bursa’nın arka bahçesi Gölyazı, Ulubatlı Gölü üzerindeki tarih kokan köy… Tarihte bilinen ilk ismi Apolyont olan Gölyazı’nın mitolojideki karşılığı Işık Tanrısı’nın Şehri. Roma ve Bizans dönemlerinde kıymetli bir yerleşim yeri olan Gölyazı’da Cumhuriyet öncesi nüfusun bir çoğunluğu Rumlardan oluşuyordu. Mübadele döneminde Selanikli Türklerin yerleştiği köyde geçmiş ile bugün arasındaki tarih, kültür dolu birikimleri görmek, hissetmek mümkün. Rum evlerinin Türk evleriyle kucaklaştığı Gölyazı’da balıkçı teknesiyle ada turu yapın.
• Uludağ’ın eteklerinde yer alan Cumalıkızık, Osmanlı dönemi mimarisi ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Dünyanın en dar sokağı olarak bilinen ”Cin Aralığı” sokağının da yer aldığı Cumalıkızık özellikle günümüze en iyi şekilde korunarak gelmiş Osmanlı mimarisi, rengarenk boyanan evleri ve taş yolları ile harika bir nostalji yaşatıyor. Cumalıkızık’daki 350 yıllık Küpeli Ev’i gezin.
• Yoğun ilgiye rağmen kendi yaşam kodlarıyla hayatına devam eden Tirilye belki de bu doğallığı yüzünden gitmekten sıkılmadığımız duraklardan biri. Tarih boyunca farklı medeniyetlerin yönetimi altına giren köyde tüm kültürlerin izleri günümüze kadar gelmiş. Uzun yıllar ana geçim kaynağı zeytincilik olan köyün adı 1963 yılında “Zetinbağı” olarak değiştirilmiş ancak 2011 yılından itibaren yeniden Tirilye ismiyle anılmaya başlanmış. Eski bir Rum köyü olan Tirilye, Alaçatı’nın henüz bu aşırı turistikleşmemiş halini andırıyor. Renove edilmemiş, özünü koruyan Rum evleri; şirin lokantaları ve hediye dükkanları ile Tirilye İstanbul’a 1 saatlik bir feribot + 20 dakikalık karayolu mesafesinde.
• Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu Roman’ını yazmaya başladığı Zeyniler Köyü ise Uludağ’ın eteklerinde yer alıyor. Yemyeşil manzaralar aslında saklı bir cenneti andıran Zeyniler Köyü’nden şehir manzarasını seyredebilirsiniz.

Kaz Dağları Rotası

Kaz Dağları; yeşil yapraklar henüz tam anlamı ile solmadan doğanın içerisinde adım adım karışmak isteyenler için sonbaharda huzurla dolu bir tatil seçeneği sunuyor. Antik dönemlerden bu yana pek çok efsaneye konu olan ve İda Dağı olarak da bilinen Kaz Dağları; “Tanrıların armağanı” olarak tasvir edilen tam bir doğa harikası. Alpler’ den sonra dünyada en çok oksijen üreten dağ olan Kaz Dağları eşsiz doğa güzellikleri ve şirin köyleri ile kesinlikle keşfe değer!⁠

Kazdağları’nın simgesi Yeşilyurt Köyü ve Adatepe Köyü‘nü ziyaret edip, doğaya ve duruluğa hayran kalmamak imkansız! Denize uzaklığı sadece 3 km olan Yeşilyurt Köyü, taş mimarinin en güzel örneklerini görebileceğiniz çiçeklerle süslü evleri, daracık patika yolları, badem ağaçları ile bezenmiş yamaçları, şifalı bitkileri, baş döndürücü kokular saçan çiçek ve otları ile görülmeye değer!⁠

Mutlaka Yapın

• Biga Yarımadası’nın en yüksek dağı olan Kazdağı zengin bitki örtüsü ve doğal güzellikleri ile etkileyici bir doğaya sahip. Kaz Dağları Milli Parkı mutlaka görülmeli. Ayrıca milli parktan Edremit Körfezine 1726 metre yükseklikten bakarak Ayvalık adaları, yunan adalarını görebilirsiniz.
• Bizans İmparatorluğu’nun önemli piskoposluklarından Antandros Antik Kenti’ni gezin.
• Dağdan çektiği çam kokulu havayı ovaya dağıtan Şahindere Kanyonu’nu görün.
• Doğal güzellikler içinde kurulmuş Tahtakuşlar Etnografya Galerisi’ni gezin.
• Dilden dile dolaşan hikayesi yanında muazzam manzarasıyla göz kamaştıran Sarıkız Tepesi’ne gidin.  1574 metre yükseklikteki Sarıkız Tepesi’ne yapacağınız yürüyüş boyunca bölge doğasına hayran kalacaksınız.
• Yöreye özgü Nusratlı taşı ile yapılmış evleri için Nusratlı Köyü’ne gitmelisiniz.
• Adatepe Köyü’nün girişinde Zeus Altarı’nı görebilir, dilerseniz Altar’a olan yaklaşık 1 km’lik yolu at sırtında gidebilirsiniz.
• Yeşilyurt (Büyük Çetmi) köyünün hemen yakınındaki Küçük Çetmi Köyü etrafında antik çağlardan beri bilinen Afrodit Kaplıcalarını ziyaret edebilirsiniz.
• Roma döneminden kalma kemerli köprüsü, yemyeşil doğası, göleti ve bu gölete akan harika şelalesi ile Mıhlı Şelalesi görülmeye değer.

Sapanca Rotası

Ülkemizin en özel göllerinden birine sahip olan Sapanca, sonbaharın en görülesi yerleri arasında. Tarih boyunca farklı egemenlikler altına giren, Osmanlı Dönemi’nin önemli yerlerinden biri olan Sapanca’da 16. Yüzyılda inşa edilen Rüstempaşa Camii, Mimar Sinan imzalı Vecihi Kapısı, hükümet Konağı’nda sergilenen Bizans devri lahitleri, 19. Yüzyılda inşa edilen Hasan Fehmi Paşa Camii’yi gördükten sonra doğayla iç içe olmak için Sapanca Gölü’ne gidebilir, göl kenarında havanın durumuna göre güzel bir yürüyüş yapabilirsiniz.

Mutlaka Yapın

• Yeşillikler içindeki Naturköy’e gidin.
• Ormanya’da çocuklarınız ile eğlenceli bir gün geçirin.
• Şifalı Kuzuluk Kaplıcaları’na gidin.
• Maşukiye’nin muhteşem doğasında kahvaltı ve alabalık keyfi yapın.
• Justinianus Köprüsü’nü ziyaret edin.

Yedigöller, Bolu

Doğanın büyüleyici tonlarına şahit olacağınız Yedigöller, sonbaharı yaşamak için eşsiz yerlerden biri. Birbirinden güzel 7 gölü ve oksijen dolu doğasıyla misafirlerine görsel bir şölen sunan Yedigöller; bungalov tipi dağ evleri, gruplara özel kiralanabilen göl evleri, pansiyon ve tatil köyleri ile sonbaharın keyfini çıkarabileceğiniz gözde kaçış noktalarından.

Mutlaka Yapın

• Mis gibi havayı içinize çekerek doğa yürüyüşleri yapın.
• Manzara Seyir Terası’ndan gölleri kuşbakışı izleyin.
• Aşçılarıyla meşhur olan Mengen Bölgesi’nde birbirinden lezzetli yemeklerin tadına bakın.
• Yedigöller’de kamp yapıp, fotoğraf çekin.

Gölköy, Ordu

Türkiye’de en uzun ömürlü ve sağlıklı insanların yaşadığı 10 yerden biri olan Ordu’nun şirin ilçesi Gölköy sonbaharda bir başka güzel oluyor! Karadeniz Bölgesi’nin heybetli ve bereketli dağları arasında gizlenen, Ordu’dan 62 km mesafedeki bu huzur ve yaşam köyünün merkezi öyle sıcak, öyle doğal ki sadece burada dolaşmak bile iyi hissettiriyor. Sonbahar yürüyüş rotaları yapmayı seviyorsanız Gölköy’ün ünlü göl kıyılarını çok seveceksiniz. Ulugöl, Çepekli Gölü ve Çermik Gölü’nü rotanıza ekleyin.

Kapadokya

Her mevsim güzel ve eşsiz olan Kapadokya’nın her ruha dokunabilen kucaklayıcı ve sevgi dolu bir karakteri var kuşkusuz. Yüzyıllar boyu pek çok farklı inanca, topluluğa, geleneğe ev sahipliği yapan toprakların mistik havasından etkilenmemek imkânsız. Köyleri, açık hava müzeleri, tarihi kiliseleri, yer altı şehirleri ile öyle zengin hikâyeler var ki… Dünyaca ünlü butik otelleri, çömlek atölyeleri, şarap tadımları, benzersiz coğrafyasında yapılan ATV turları ile macera, kültür, tarih, gastronomi, zanaat dolu bir rota!

Mutlaka Yapın

• Ürgüp, Peri Bacaları’nın ve şarap evlerinin de etkisi ile tam bir keyif alanına dönüşmüş. Kısa yolculuklarla Kapadokya’nın güzelliklerini görebilirsiniz. Peri Bacaları’nın yoğunlukla bulunduğu bölgeler Zelve, Paşabağ ve Ürgüp.
• Kısa araba yolculukları ile Göreme gibi Türkiye’nin en büyük açık hava doğal sergilerinden birine ulaşabiliyorsunuz.
• Güvercinler için tek tek el ile oyularak inşa edilmiş bir site düşünün. Güvercinlik Vadisi’nin doğu yamacı tam da böyle bir yer işte. Bu şaheseri görmelisiniz.
• Kapadokya denince akla gelen belki de ilk şey peribacalarıdır. Binlerce yıldır sabırla doğanın elinde şekillenmiş bu doğa harikalarının arasında yürüyüp, içine girebilirsiniz. Tarihi süreçte insanların peribacalarının içini oyarak yaptıkları evlerin ve kiliselerin içini süslemek amacıyla yaptıkları fresklerde binlerce yıllık tarihi göreceksiniz.
• Bölgede çok sayıda yeraltı kenti var. Dış tehditlerden kaçıp güvenli bir yer olması amacı ile inşa edilmiş bu kentler sadece sığınak gibi değil. Evleri, odaları, hayvan barınakları ve kilerleri ile tam manasıyla birer yaşam alanılar.
• Çevreyi özel turlarla at üzerinde ya da jeep ile karadan, sıcak hava balonları ile de gökyüzünden gezebilirsiniz.
• Ihlara Vadisi de doğal güzellikleri ile gezilmesi gereken bir cazibe merkezi.

Ege ve Akdeniz Rotaları

Sarının her tonundan kırmızının görmediğiniz tonlarına kadar pek çok rengi sergileyen doğası ile sonbahar, aşırı sıcaklardan bunalmış ancak kışın dondurucu ikliminden de çekinen gezginler için muhteşem bir zaman. Dağların ve tepelerin kavuştuğu deniz, samimiyetiyle insanı saran kıyı köyleri, sayısız saklı koy ve meyve ağaçlarının kokuları ile Bozburun; Heredot’un deyimiyle “Dünyanın en güzel göğüne” sahip olan Marmaris ve göz alıcı altın rengi plajları, sahil şeridi boyunca görsel ziyafet sunan evleri, her biri sahile uzanan yolları ile Bodrum’da sonbaharda da gezecek görecek çok yer, keşfedecek çok şey var.

Bozburun

Koylarında yelkenli ve guletlerin eksik olmadığı Bozburun sonbaharı büyük bir sakinlik ve sevgiyle kucaklıyor. Kara yolundan sınırlı erişimi sayesinde yıllardır doğallığını ve sadeliğini korumayı başaran Bozburun; doğasıyla, yaşam felsefesi ile Türkiye’nin en güzel inziva köşelerinden. Doğaya sağladıkları uyum ile kalbimizi çalan Bozburun otellerine buradan ulaşabilirsiniz.

Mutlaka Yapın

• Bozburun Yarımadası’nın güneybatı ucundaki Bozuk Koyu’nda yer alan Loryma Antik Kenti’ni gezin.
• Karadeniz yaylalarını anımsatan Bayır Köyü’nü ziyaret edin.
• Tekne ile Ada Boğazı, Zeytin Adası, Söğüt Adası, Çomçalık Koyu ve Akvaryum Koyu rotasını gerçekleştirin.

Marmaris

Marmaris yeşilin her tonu ile ödüllendirilen, masmavi koyları, doğasını ve doğallığını kaybetmeyen köy ve kasabaları, antik kentleri, doğa parkurları ile Türkiye’nin en zengin ve sonsuz seçenekle donatılmış bölgesi. Selimiye’de Orhaniye’ye, Hisarönü’nden Kumlubük’e özgün tasarımları, doğa içerisindeki konumları ile ayrıcalıklı hissedeceğiniz Marmaris’in en güzel otellerine buradan ulaşabilirsiniz.

Mutlaka Yapın

• Aşıklar Tepesi’nde gün batımını izleyin.
• Marmaris Merkezi’ndeki Kale, Müze ve etrafındaki kendine has bir mimarisi olan tarih kokulu evlerini görün.
• Günübirlik tekne turu yaparak doğa ile iç içe tertemiz koylarında yüzün.
• Endemik bir tür olan Sığla Ağaçları ile Günnücek Milli Parkı’nın flora ve faunasını görün.

Bodrum

Her mevsim ayrı bir güzelliğe bürünen Bodrum; sonbaharda da ziyaretçilerine farklı bir atmosfer vadediyor. Sonbaharın sessiz ortamında ılık esen rüzgarda sörf tutkunuzu geliştirebilir ve değişik bir deneyim yaşayabilirsiniz. Konseptleri, kendilerine ait plajları ve hizmetleri ile ayrıcalıklı hissedeceğiniz Bodrum’un en güzel otellerine buradan ulaşabilirsiniz.

Mutlaka Yapın

• Yazın sıcakta gezilmesi zor olan Bodrum Kalesi’ni bu sonbaharda mutlaka keşfedin.
• Bodrum’un tarihine şahitlik eden, Bodrum Kalesi’nin içindeki Sualtı Arkeoloji Müzesi’ni gezin.
• Bodrum’un en eski yapılarından biri olan antik tiyatrodaki etkinlik ve konserlere gidin.
• Bodrum’un en temiz sahillerinden Akyarlar’da masmavi denizin keyfini çıkarın.

Size özel seyahat planlaması ve sorularınız için:
Travel@julesverne.com.tr