Avrupa, keşfedilmeyi bekleyen tarihi ve doğal güzelliklerle dolu binlerce kasaba ve şehre ev sahipliği yapan zengin bir coğrafya. Sessiz sakin Arnavut kaldırımlı sokakları ve Orta Çağ’dan fırlamış gibi duran pitoresk kasabaları ile Avrupa’nın saklı köşelerinde yer alan birbirinden güzel köylerini keşfetmeye ne dersiniz?
Cevabınız “Evet” ise İtalya’nın en güzel 100 kasabasından biri olan Dozza; Fransa’nın Loire Vadisi’ndeki en az şarapları kadar meşhur pitoresk köylerinden Kerhinet; eşsiz mimarisi ve mermer yürüyüş yolları ile huzurun yegane adresi Apiranthos; Muhteşem liman manzarasının yanı sıra rengarenk tekneleri ile meşhur Marsaxlokk; Fransa’nın güneybatısındaki Dordogne Nehri’ne hakim bir tepede yer alan Beynac-et-Cazenac; Toskana’nın incisi Sovana; Arnavut kaldırımlı minik sokakları ve yarı ahşap evleriyle bir masalın sayfalarından fırlamış gibi duran Monschau; Hırvatistan’ın kuzey kıyısındaki şirin köylerinden Pučišća; büyüleyici dağları ve devasa fiyortlarıyla Norveç’in cazibe noktası Reine ve 20. Yüzyılın ortalarında ressamlara ilham veren Azenhas do Mar’a kadar uzanan Avrupa’nın birbirinden güzel köyleri keşfedilmek üzere sizi bekliyor.
Dozza, İtalya
İtalya’nın en güzel 100 kasabasından biri olan Dozza, Bologna’ya 45 kilometre uzaklıkta bulunan 12. yüzyıldan kalma şirin bir Orta Çağ köyü. Küçük bir İtalyan kasabası olmaktan çok daha fazlasını ziyaretçilerinin beğenisine sunan Dozza’daki binaların pek çoğu alışılagelmişin dışında duvarlarına yapılan resimlerle kaplı. Günümüzde Dozza sokaklarında 100’den fazla duvar resmi bulunuyor. Kasaba sokaklarında gezinti yaptıktan sonra 1250’de yapılan Rocca Sforzesca Kalesi’ne gidebilir, şarap mahzeninde şarap tadımı yapabilir, kiliselerini gezebilir ve yerel lokantalardan birinde ya da kale restoranında yörenin özel Garganelli makarnasının tadına bakabilirsiniz.
Kerhinet, Fransa
Güzel ve Çirkin’deki küçük kasabaya aitmiş gibi hissettiren sazdan çatılı şirin evleriyle göz kamaştıran Kerhinet, Fransa’nın Loire Vadisi’ndeki en az şarapları kadar meşhur pitoresk köylerden yalnızca bir tanesi. Bríere Bölge Doğa Parkı tarafından tamamen restore edilen bu şirin kasaba, günümüzde ziyaretçilerin yerel mimari ve doğa hakkında bilgi edinip, yerel zanaat ürünlerinden satın alma fırsatı bulabilecekleri bir açık hava müzesi gibi.
Apiranthos, Yunanistan
Eşsiz mimarisi ve mermer yürüyüş yolları ile adeta huzuru temsil eden Apiranthos, en az Santorini’nin Oia’sı kadar göz kamaştırıcı. Birçok kişi tarafından Naxos’un baş tacı olarak kabul edilen Apiranthos’un en etkileyici özelliği ise mimarisi. Taştan yapılmış kuleleri, kiliseleri, mermer yürüyüş yolları ve geleneksel hediyelik eşya satan dükkanları ile tam bir fotoğrafçı cenneti… Uzun ve yavaş yürüyüşlerin keyfini çıkaracağınız Apiranthos’da Panagia Apeirathitissa Kilisesi’ni ziyaret edebilir ya da çevredeki manzaralı kafelerden birinde oturarak an’ın keyfini çıkarabilirsiniz.
Marsaxlokk, Malta
Akdeniz’in en temiz plaj ve sularına sahip birkaç yerinden biri olan Malta, kristal bir maviliğe bürünen denizi ve güneşin altında altın gibi parlayan kale surlarıyla “deniz-kum-güneş” üçlüsünü sevenler için şahane bir destinasyon. Marsaxlokk, muhteşem liman manzarası ve parlak renkli balıkçı tekneleriyle ünlü Malta’nın geleneksel balıkçı köylerinden bir tanesi. Rengarenk, sıcacık balıkçı köyü Marsaxlokk milattan önce 900 yılında Fenikeliler Malta’ya yerleştikten sonra ticaret limanı olarak kullanılmış, günümüzde de yerli halk hala balıkçılıkla uğraşıyor.
Beynac-et-Cazenac, Fransa
Fransa’nın güneybatısındaki Dordogne Nehri’ne hakim bir tepede inşa edilen Beynac-et-Cazenac, çiçeklerle bezeli güzel evleri ile oldukça fotojenik köylerden bir tanesi. Buradaki taş evler çok ilgi çekici olsa da burayı asıl gösterişli hale getiren kesinlikle 12. yüzyıldan kalma Château de Beynac. Fransa’nın en iyi korunmuş Orta Çağ kalelerinden biri olan bu şato vadinin inanılmaz manzarasını da ziyaretçilerinin beğenisine sunuyor.
Sovana, İtalya
Sovana, yalnızca tek bir caddesi ve küçük meydanı olan bir Toskana cevheri. Tepenin üzerinde yer almasına rağmen kasaba düz bir düzlem üzerine kurulu olduğundan, özellikle yokuş yukarı ve aşağı yürümeyi sevmeyenler için oldukça uygun yerlerden biri. Kasabanın başlıca cazibe merkezlerinden Aldobrandesca Kalesi ve Romanesk’ten Gotik dönemlere geçişin tarihi örneklerinden biri olarak kabul edilen San Pietro Katedrali, Sovana’da mutlaka görülmesi gereken yerlerden.
Monschau, Almanya
Belçika yakınlarındaki Rur Nehri üzerinde yer alan Monschau, Arnavut kaldırımlı minik sokakları ve yarı ahşap evleriyle adeta bir masalın sayfalarından fırlamış gibi. Eifel Milli Parkı’nın yakınında yemyeşil bir kaçamak sunan Monschau, Rheinland’ın en güzel köylerinden biridir.
Pučišća, Hırvatistan
Dubrovnik ve Split gibi ünlü yerleri atlayın ve adanın kuzey kıyısındaki şirin bir köy olan Pučišća’yı bulacağınız Brac adasına gidin. Birçok bina ve anıtın adaya özgü beyaz kireçtaşı ile yapıldığını hemen fark edeceksiniz. Taş, Pučišća’nın ekonomisinin ayrılmaz bir parçası. Adanın doğusuna doğru yola çıkarsanız Roma döneminden kalma tarihi taş ocaklarını bile bulabilirsiniz.
Reine, Norveç
Güzel manzarasıyla Norveç’i tanıtan broşürlerde de sıkça kullanılan “Dünyanın en güzel köyü” olarak tanımlanan Reine, Sakrisoya ve Hamnøya’nın güneyinde yer alıyor. Kuzey Kutup Dairesi’nin 100 km üstündeki Moskenesøya Adası üzerine kurulu olan Reine, büyüleyici dağları ve devasa fiyortlarıyla adeta bir cazibe noktası.
Azenhas do Mar, Portekiz
Sintra ilinde bulunan Azenhas do Mar, denize bakan bir uçurumun üzerine tünemiş kırmızı çatılı, beyaz badanalı binalardan oluşan bir koleksiyona sahip. “Denizin Değirmenleri” anlamına gelen Azenhas do Mar, 20. Yüzyılın ortalarında ressamlara ilham verip, kartpostalları süsleyen pitoresk manzaraları ile adeta göz kamaştırıyor.
Size özel seyahat tasarımı ve rezervasyon için:
travel@julesverne.com.tr
