2019 yılı dileklerimizin başında sağlık, huzur, mutluluk ve şans geliyor. Seyahat severlerin 2019 yılı dileklerine eklenen madde ise tabi ki olabildiğince çok seyahat etmek, yeni yerler keşfetmek, yeni deneyimler yaşamak. 2019 yılı seyahat trendleri ile birlikte farklı ve sıra dışı maceralar da bizleri bekliyor. 2019 yılı takvimine göre çalışanlar için toplamda 121 gün tatil yapma imkanı var! 121 günün 104 gününü haftasonu tatil günleri oluştururken; 17 gününü ise cumartesi ve pazara denk gelmeyen resmi tatil günleri oluşturuyor. Böyle güzel bir yıla denk gelmişken 2019 yılı resmi tatil günleri de bu keşifler için kaçırılmayacak fırsatlar sunuyor. 2019 resmi tatil ve bayram günlerini değerlendirerek gerçekleştirebileceğiniz seyahat alternatiflerini sizler için hazırladık. Karadeniz yaylalarından Ürdün’e, Yunan Adaları’ndan Bhutan’a, Mardin’den Lizbon’a, İrlanda’dan Tokyo’ya 2019 resmi tatil seyahat önerileri…
23 Nisan 2019 Salı, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
(20-23 Nisan 2019 | 4 Gün)
Ürdün
Dünyaca ünlü seyahat yayıncısı Lonely Planet tarafından yayınlanan 2019 Seyahat Rehberi’nde en çok tercih edilen 10 destinasyondan biri olarak seçilen Ürdün, Ortadoğu hakkındaki algıları alt üst ediyor. Antik kentleri ziyaret etme, granit kayalıklarla doğaya hayran kalma, çöllerinde safari yaparak yıldızlar altında uyuma, Ölüdeniz’de yüzme ve sualtı yaşamı ile tanışma fırsatlarını Ürdün sınırları içerisinde yaşayacaksınız. Gündüzleri sıcak akşamları serin geçen Nisan ayı ise ülkeyi layıkıyla gezmek için ideal.
Endülüs
Güney İspanya’da bambaşka bir tarih ve kültürel izlerle sizi karşılayan Endülüs Bölgesi seyahat etmekten asla sıkılmayacağınız deneyimlerin adresi. Almería, Cádiz, Córdoba, Granada, Huelva, Jaén, Málaga ve Seville olmak üzere kendi içerisinde 8 bölüme ayrılan Endülüs tarih kitabından farksız! Akdeniz ve Atlantik arasındaki stratejik konumuyla binlerce yıl İber Yarımadası’nın ekonomik ve kültürel merkezi olan Endülüs, İspanya’da süren 800 yıllık Arap egemenliğinin izleriyle kültürler buluşması yaşatıyor. Flamenkonun, büyüleyici köylerin, tarihi şehirlerin sıcak destinasyonu.
Tokyo –Kyoto
Modern hayatı ve binlerce yıllık geleneklerini bir arada uygulayabilen Japonya her gezgin için saygı uyandıran bir destinasyon. Tarihi yapıları, fantastik köyleri, lokal lezzetleri, gurme restoranları, reklam panoları ile gözleri kamaştıran geniş alışveriş caddeleri, dillere destan parkları ile Tokyo ve Kyoto ise Japonya’nın demirbaşları. Ama bu kez Tokyo ve Kyoto gezisinin odak noktası Sakura Festivali. Japon halkı için büyük bir değeri olan ve baharı müjdeleyen kiraz ağaçlarının çiçek açtığı Sakura zamanı bu şehirler gerçek birer masal şehrine dönüşüyor. Tokyo’da Ueno Onshi, Shinjuku Gyoen, Sumida, Koganei, Inokashira parkları Sakura seyri için en güzel noktalar. Kyoto’da ise Arashiyama Bölgesi, Ninnaji Tapınağı, Daigoji Tapınağı ve Kasagiyama Tabiat Parkı’nda sakuraların güzel görüntülerini seyredebilirsiniz.
1 Mayıs 2019, Çarşamba Emek ve Dayanışma Günü
(27 Nisan – 1 Mayıs 2019 | 5 Gün)
Mardin
7.000 yıllık geçmişiyle her sokağında yüreğinize dokunan bir yaşanmışlıkla tanıştığınız Mardin tek kelimeyle “büyüleyici”. Mezopotamya Ovası’nı ayaklarınızın altına seren, farklı inançların, farklı kimliklerin sevgi ve hoşgörüyle yaşadığı masal şehri dünya üzerine eşi benzeri olmayan bir yaşanmışlığa sahip. Sarı taş binaların en çok yakıştığı Mardin sokaklarında dolaşırken güler yüzlü esnafını, masumiyetleri ve kahkahalarıyla ruhunuzu gülümseten çocuklarını anılarınızda saklayıp, yanınızda götürmek isteyeceğinize eminiz. Deyrulzafaran Manastırı, Kırklar Kilisesi, Cumhuriyet Meydanı, Mardin Çarşıları, Ulucami, Deyrulumur (Mor Gabriel) Manastırı, Dara / Anastasiopolis, Nusaybin ve Süryani/Ezidi Köyleri Mardin yolculuğunuzda ziyaret edilecek yerler arasında olmalı.
Size özel seyahat programı ve rezervasyon için:
travel@julesverne.com.tr
0212 266 6363 – 118
Malta
Yazı ve sıcağı özleyenler için erken bir yaz tatili önerisi: Malta! Dünyadaki en eski tarih öncesi yeraltı tapınağının yer aldığı, 2018 yılının Avrupa Kültür Başkenti’ne sahip sıcacık bir adada denizden çok daha fazlası gizli. Sizi hayal kırıklığına uğratmayacak olan Malta ardı ardına sıralanan şehirleri, kasabalarıyla uzun mesafeler yapmadan da gezebileceğiniz bir konuma sahip. Yılda 3.000 saat üzerinde güneş ışığı alan ada, iklimi için bile seyahati hak ediyor. Kristal mavi sularıyla büyüleyen adacıkları, gizli plajları ile güneş ışığının sunduğu avantajlardan yararlanabilirsiniz. Tabi, 7.000 yıllık bir tarihi olan adada tarih öncesi tapınaklardan Ortaçağ kentlerine kadar birçok hazine de sizi bekliyor.
Lizbon
Atlantik Okyanusu kıyısında kurulan bu zarif şehir eski zamanın görkemli tavrı ve gelenekleriyle birlikte bir Latin masalı yaşatıyor gibi. Neşeli, canlı ama sakin karakteriyle Avrupa’nın alışılan şehir dinamiklerinden ayrılan Lizbon’da etkinlikler, sergiler, bitpazarları hiç bitmiyor. Tarihi mahallelerinin sizi etkisine aldığı bohem havasından hiç çıkmak istemeyeceksiniz. Lizbon’un en güzel özelliği ise müzelerinden deniz kıyısına, galerilerinden yakın mesafedeki köylerine kolayca ulaşabilecek olmanız! Lizbon rotanıza Serra da Estrela, Obidos, Sintra gibi kasabaları eklemenizi şiddetle tavsiye ederiz.
Ramazan (Şeker) Bayramı
(1 – 9 Haziran 2019 | 9 Gün)
Karadeniz
Sıcak yaz günlerinde deniz kıyısına inmek yerine mis gibi havasıyla yaylalara çıkmak ve serinlemek istiyorsanız Karadeniz’den daha güzel bir rota düşünemiyoruz. Karadeniz şehirlerini transit geçip oksijene doyacağınız yaylalarına çıktığınızda sizi gerçekten harika manzaralar, büyüleyici doğal güzellikler ve yemekten asla sıkılmayacağınız yöresel lezzetler bekliyor. Direksiyonu Çamlıhemşin’in kartpostal tadındaki yaylalarına çevirip mis gibi dağ ve orman havası alın, yerellerle konuşun ve bölge hakkında başka yerlerde okuyamayacağınız bilgiler edinin, butik dağ otellerinde kalıp gerçek bir Karadenizli gibi hissedin ve bol bol temiz havayı içinize çekin. Gito Yaylası, Avusor Yaylası, Badara Yaylası, Çaymakçur Yaylası, Huser Yaylası görmeden dönülmeyecek çarpıcı adresler. Biz Ayder Yaylası’nı fazla turistikleştiği için önermesek de seçim sizin!
Umbria
Bir zamanlar, Toskana’nın daha az çekici kız kardeşi olarak anılan Umbria günümüzde ise İtalya’nın “yeşil kalbi” olarak en az sınır komşusu Toskana kadar bir şöhrete sahip oldu. Orta İtalya’da konumlanan ve ülkenin en küçük bölgelerinden biri olan Umbria aynı zamanda diğer ülkelere sınırı olmayan ve kıyı şeridi olmayan tek İtalyan bölgesi. Her ne kadar Assisi, Orvieto ve Perugia şehirleri ile ünlü olsa da bu bölge çok daha fazlasını sunmaya hazır. Ortaçağ kiliselerinden beklenmedik doğal güzelliklere, antik kalıntılardan tepe kasabalarına kadar gizli hazineleri barındıran Umbria’da Gubbio, Todi, Spoleto, Norcia kasabaları da rotanızda olmalı.
Sicilya
Akdeniz’in en büyük adası Sicilya’ya seyahat etmek ve hatta tekrar tekrar gitmekten sıkılmamak için sebebiniz çok. Günümüzde de aktif olan Etna Yanardağı, mavinin tüm tonlarını görebileceğiniz plajları, denizin ortasında yükselen adacıkları ve binlerce yıldır ev sahipliği yaptığı medeniyetlerden geriye kalan tarihi kasabaları ve tarihi eserleri! Asırlar boyu Akdeniz’in ticari ve kültürel kavşağı olan Sicilya’da bu zenginliği yaşam kültüründe de görebilirsiniz. Kendinize Taormina’dan Cefalu’ya, Palermo’dan Siracusa’ya, Ragusa’dan Noto’ya oldukça zengin ve dolu dolu bir rota çıkarabilirsiniz.
15 Temmuz 2019, Pazartesi Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma
(13 Temmuz – 15 Temmuz 2019 | 3 Gün)
Mykonos
Yaz, parti, deniz, günbatımı ve Yunan adası: 5 anahtar kelimenin cevabı elbette Mykonos! Yaz aylarında artık kapı komşumuz haline gelen, direkt uçuşlarla ulaşım kolaylığı sağlayan popüler Mykonos Adası, Kiklad takımadalarının en ışıltılı adresi. Hem ailelere, hem romantik çiftlere hem de parti hayatı arayan genç ruhlulara apayrı dünyalar sunabilen Mykonos, Yunanistan’ın St Tropez’i. Alemagou, Nammos ve Scorpios’un plaj partileri, Remezzo Restaurant ve Liasti Beach’in günbatımları ve çok daha fazlasıyla uzun yıllar daha radarımızda olacak.
Size özel seyahat programı ve rezervasyon için:
travel@julesverne.com.tr
0212 266 6363 – 118
Stockholm
İskandinavya’nın modern ve cazibesini arttıran başkenti Stockholm’de üşümeden dolaşmak istiyorsanız, ülkemizdeki bunaltıcı yaz sıcaklarından kaçmak için de harika bir fırsat. 14 ada üzerine kurulan Stockholm’de telaşa kapılmadan gezmenin ve farklı bir kültür keşfetmenin tadını çıkarabilirsiniz. Şehrin parklarında piknik yapıp keyif yapabilir, Södermalm Adası’nda yürüyüşe çıkabilir, yaz boyunca konserler düzenlenen Gröna Lund’da müziğe teslim olabilirsiniz. Aynı zamanda bu adada piknik yapabilir, yüzebilir ve adanın popüler kulübü Trädgården’de eğlenebilirsiniz. Sanata doymak için rotanızı tüm müzelerin bulunduğu Djurgården’e çevirebilirsiniz.
Naxos
Kiklad takımadalarının en büyüğü olan ve Türkçe’de Nakşa olarak bildiğimiz Naxos, kurak Yunan adalarının aksine cömert yeşilliği ile şaşırtıyor. Yunanistan’ın en güzel adalarından biri sayılan ve binlerce yıllık tarihiyle de bir yaz destinasyonu olmanın ötesine geçen Naxos, Mykonos’a göre daha sakin, daha gösterişten uzak bir karaktere sahip. Tarihi kiliseleri ve manastırları, Venedik kaleleri, tepelere kurulmuş köyleri ve kaldığınız köylerden kolayca ulaşabileceğiniz plajlarıyla tam bir yaz rotası.
Kurban Bayramı
(10-14 Ağustos 2019 | 5 Gün)
İrlanda
Tarih öncesi ve İlkçağ döneminde Avrupa’da yaşayan ve günümüzde altı ulustan oluşan Keltler’in gizemli bir tarih bıraktığı İrlanda, yüzölçümü küçük zenginliği büyük bir rota. Küçük bir ada ülkesi olmasına rağmen görkemli tarihi, doğal güzellikleri, canlı kültürü ve tabii ki eğlence dolu olmasıyla şaşırtan İrlanda sıcak yaz günlerinde serin bir tatilin cazip adresi. Avrupa’nın en hareketli şehirlerinden Dublin, barları ve restoranlarıyla son yıllarda radarlarımıza takılan Belfast ve Cork ile yeni maceralara atılma zamanı! Kilkenny, Cliffs of Moher, The Burren, Galway, Connemara, Clifden’ı İrlanda road trip rotanıza eklemek isteyebilirsiniz.
Bhutan
Sanskritçede “Tibet’in Sonu” anlamına gelen Bhutan, Himalayalar’ın doğusunda, Çin ile Hindistan arasında kalan tam bir dağ krallığı. Dış dünyaya kapılarını ilk kez 1974 yılında açan ülke, yaşadığınız hayat koşuşturmasından uzaklaşmanın en yalın, en güler yüzlü noktası. Budizm’in üç ana kolundan biri olan ve Hint yarımadasından yayılan Mahayana Budist kültürü resmi olarak uygulayan tek ülke Bhutan’da Budizm’in en saf hali yaşanıyor. Dinginliği, huzuru ve mutlu insanları ile bir rüyayı anımsatan Bhutan’ın bu saflığı kendi kültürüne, doğasına ve inançlarına bağlı olmasından geliyor.
Paros – Antiparos
Atina’dan birkaç saatlik feribot yolculuğu ile ulaşabileceğiniz Paros, Kiklad adaları arasından bekleyeceğiniz her şeye sahip olan mucize ada konumunda. Beyaz badanalı köyleri, mavi kubbeli kiliseleri, sarı kumlu plajları, taverna masaları ile renklenen balıkçı limanları, hareketli barlar ve kafeleriyle denizin ortasında kendi hükümdarlığını ilan etmiş gibi! Bazı Yunan adalarının aksine bütünlüğünü ve otantikliğini korumayı başaran Paros kadar, Paros’tan dar bir kanal ile ayrılan Antiparos’a da mutlaka zaman ayırmalısınız. Paros’a göre daha sakin ve bakir olan ada özellikle son birkaç yılda açılan harika restoranları ve havalı barlarıyla yükselişte!
29 Ekim 2019, Salı Cumhuriyet Bayramı
(26 – 29 Ekim 2019 | 4 Gün)
Eceabat – Gelibolu
Tarih, doğa ve şarap tadımlarını birleştirip harika bir üçleme oluşturabileceğiniz Eceabat-Gelibolu, sonbaharın son günlerinde harika manzaralar eşliğinde sakin, huzur veren bir tatil vaat ediyor. Troia, Helenler, Roma ve Bizans gibi tarihe iz bırakan medeniyetlerin yaşadığı, “Hep birlikte şahadete koşalım ki, vatan kurtulsun.” sözüyle kaderimizi değiştiren savaşın askerlerinden Yüzbaşı Kemal Bey’in emeklerinin yattığı Eceabat toprakları… Bir yanda Troia ve Çanakkale Savaşı ile dünya tarihini değiştiren; bir yanda yeniden yeşeren bağcılığı ile umut vaat eden Eceabat şehirden kaçmanın en güzel hali. Çanakkale Destanı’nın yazıldığı Gelibolu rotalarını gezdikten sonra Troya Müzesi’nde uğramayı, Suvla ve Porta Caeli bağlarını ziyaret etmeyi de unutmayın.
Milano – Como Gölü – Lugano Gölü
İtalya’nın moda ve tasarım merkezi Milano’da şıklığı her köşe başında hissedeceğiniz bir keşfe çıkıp hızınızı alamayıp kendinizi doğa ve zenginliğe vermek için Como Gölü ve Lugano Gölü’ne doğru seyahatinizi uzatmalısınız. Zamanın ötesinde bir güzelliği olan ve çekiciliğini hiçbir zaman yitirmeyen Como Gölü, Milano yakınlarındaki doğal cennetin gerçeğe dönüşmüş hali. Kartpostal gibi duran malikânelerin, düzenli köylerin ve huzurun hüküm sürdüğü Como Gölü’nden sonra trene atlayıp bu kez İsviçre sınırları içerisindeki Lugano Gölü’ne devam edebilirsiniz. Gölün etrafını saran parkları, farklı karakterlere sahip kasabalarıyla Lugano, her anını hafızanıza kaydetmek isteyeceğiniz manzaralar sunuyor.
İzmir
Şirince – Torbalı – Urla Rotası
Güzel havalara veda etmeden önce İzmir ve çevresindeki güzellikleri keşfetmenin, Ege huzurunu yaşamanın zamanıdır. Son yıllarda artan nüfusu ile sakin şehir algısından giderek uzaklaşsa da, İzmir hala acelesi olmayanların, zamanı kendi yönetenlerin şehri. Bu 29 Ekim tatilinde Atatürk’ün Evi’ni ziyaret edip, Cumhuriyet insanı olmanın farkını sonuna kadar hissedeceğiniz İzmir’i bir de civar rotalarla keşfedin! Ağaçların çevrelediği tepelere kurulan geleneksel köy evleriyle kartpostalı andıran Şirince, antik dönemin en önemli uygarlık, kültür, bilim ve sanat merkezlerinden biri olan Efes Antik Kenti, Türkiye’nin en büyük otomobil müzesi olan Key Museum mutlaka görülmeli. Eğer zamanınız varsa, İzmir’in sofistike çocuğu Urla’ya da gidebilirsiniz. Şaraba ilginiz varsa, yeni yeni güçlenen Urla Bağ Rotası’ndaki bağ evlerini ziyaret edebilirsiniz. Urlice, USCA, MMG, Urla ve Mozaik Şarapçılık ile Urla Bağ evi bağ rotasının durakları.
Size özel seyahat programı ve rezervasyon için:
travel@julesverne.com.tr
0212 266 6363 – 118
